Kategoriler
Gezilecek yerler

İSKANDİNAVYA’DA GEZİLECEK YERLER SERİSİ: İSVEÇ

İskandinav Yarımada’sının en önemli parçalarından biri olan İsveç; Norveç ve Finlandiya ile coğrafi olarak komşu konumundadır.

Çok kültürlü bir yapı ve güçlü politikaları ile ön planda bulunmaktadır. Ayrıca 1995 yılından beri Avrupa Birliği ülkeleri arasında yer almıştır. Tarihinde birçok dine ev sahipliği yapmış bu coğrafyadaki yapılar sizlere İsveç kültürünü derin bir şekilde hissettirecektir. Yarısından fazlası ormanlarla kaplanmış bölge adını milattan önce yaşayan Svear kabilelerinden alıyor. Kuzey Kutup Çemberininde kuzeyinde olan Riksgransen’de yapılan Abisko tarzı ünlü kış sporları da  çok sayıda turist çekmekte. İskandinavya turu çerçevesinde İsveç turlarını seçenler çok farklı bir kültür ve coğrafyaya tanıklık etmeye hazır olmalılardır. Tabi farklı bir coğrafyayı doğru bir şekilde gezmek için önceden yapılmış bir araştırma gerekmektedir. Bu sebeple sizler için İsveç’te gezilecek yerleri kısa bir şekilde derledik. Seyahatinize doğru bir yönde ışık tutacağına eminiz!

1-Göteborg

Öğrenci şehri olarak bilinen Göteborg bölgesi samimi atmosferi ile hemen sizi içine alacaktır. İki üniversiteyi içerisinde barındıran bölge ülkenin en büyük 2nci şehri olma unvanına da sahip. Tatil amaçlı gittiğiniz Göteborg’da daha sonra belki üniversite okumaya karar verebilirsiniz! Bu nedenle Göteborg’da üniversitelerin yaptığı festivallere muhakkak katılmanızı öneririz.
Toplu taşıma olarak tüm şehre ulaşabilen tramvay hattıyla da oldukça meşhur olan Göteborg’da ulaşım bedelleri oldukça ucuzdur. Böylece; bir tramvay ile tüm Göteborg’u gezebilir farklı noktalardaki doğal güzellikleri görebilirsiniz.

2-Stockholm

Takımadalar şehri olarak inşa edilen Stockholm İsveç’in başkentidir. Merkezinde bulunan meydanı ile renkli bir görünüme sahip olmaktadır. Ayrıca parke taşlar ve pasajlarda ahenk içerisinde şehrin merkezinde turistlere en güzel renklerini sunmaktadır.
Çevresindeki manzaralarla ahenk içerisinde olan Stockholm bünyesinde Stockholm Katedrali, Nobel Müzesi ve Royal Palace bulunmakta. Tam bir “doğaseverim coğrafya üzerinde bulunan tüm yeşil ve maviyi görmek istiyorum “diyenler için Stockholm takımadalarını tekne turuyla ziyaret etmek hafızanıza çok farklı bir coğrafyanın mavisini kaydetmenizi sağlayacaktır. Stockholm’a gidip de görmeden dönmemeniz gereken koyları da söylemeden geçmeyelim. Masmavi suları tıpkı Maldiv gibi anımsayacak ve kendinizi cennette gibi hissedeceksiniz.

3-Malmö
İsveç nüfusunun yüzde yedisini kapsayan Malmö gittiğinizde görmeniz gereken yerlerin başında gelmektedir. İsveç’in kültür beşiği olan bu bölgede birçok tiyatro ve konser sergilenmektedir. Tiyatro sevenlerin ve İşveç kültürünü merak eden turistlerin sıkça tercih ettiği bu tiyatrolara mutlaka gitmenizi öneriyoruz. Oresund Köprüsü’nün Kopenhag’a 20 dakikada ulaşım sağlaması da bu bölgeyi görme gerekçelerinizi güçlendirecektir. Bu bölgenin turistik yerleri; Turning Tonso, Malmöhus Kalesi ve Lilla Torg(Küçük Meydan) en önemli yerler arasında sayılmaktadır. Küçük Meydan’da ise harika kafelere şahit olacak ve İsveç kültürünü yakından tanıma şansını elde edeceksiniz. Otelinizi ya da konaklamanızı yapacağınız yerlere en yakın nokta olan Turning Tonso’yu da unutmamak lazım!

4-Uppsala
Uppsala’da bulunan ülkenin en büyük katedralini mutlaka gezmelisiniz. Tarihinde öğrenci şehri olarak anılan bölgede Botanik ve Gustanavianum bahçesini kaplayan üniversite alanını da gezebilirsiniz.
Gezilecek yerlerin yanında İsveç mutfağından da bahsetmeliyiz ki bölgenin güzel lezzetlerinden mahrum kalmayın. En ünlü sosu olan dağ kızılcığı reçelini hemen her yemeğin yanına yakıştıran İsveçliler kurutulmuş füme somon ve küçük sosislere de menülerinde sıkça yer veriyorlar. “Ben de biraz gurmeyim” diyenler eminiz ki İsveç mutfağının çeşitlerini denemeye doyamayacak hatta tariflerini dahi isteyeceklerdir. Aynı zamanda sık sık karşılacağınız Türk kafeleri ve restoranlarında da yemeklerinizi yiyebilir, kendi kültürümüzün lezzetlerini farklı bir sunumla tadabilirsiniz.

Kategoriler
Gezilecek yerler

İSVİÇRE KÜLTÜRÜNÜN BİLİNENLERİ VE BİLİNMEYENLERİ

Türkiye’den uzakta bir tatil yapmak isteyenler elbette gözlerini Avrupa’daki ülkelere ve şehirlere dikmektedir. İsviçre’de aslında tatilcilerin Avrupa tatilleri listelerinde yer alan bir ülke olup, farklı kültürüyle meraklarımızı beslemektedir.

Bünyesinde bulundurduğu üniversitelerden restoranlara kadar farklı bir havası olan İsviçre; Türkiye’den 2947 kilometre uzakta olup, uçakla da 3 saat 38 dakika sürmektedir. Futbol liglerini de alt üst eden İsviçre ligindeki maçlara tatil dönemlerinizde gidebilir, böylece hem tatil hem de spor aktivitelerinizi gerçekleştirmiş olursunuz. Tatilcilerin sıklıkla yazın gitmeyi tercih ettiği İsviçre kültürüne bu yazımızda daha da yaklaşacaksınız.

Avrupa turları içerisinde İsviçre turlarından herhangi birini seçeceklerin bu bölgenin kültürü hakkında detaylı bilgi edinmeleri çoğu detayı daha kolay anlamalarını sağlayacaktır. Bizim kültürümüzdeki çoğu hareket veya söylem diğer coğrafyalarda farklı anlamlara gelebiliyor tabii onların kültürlerinin de bizde farklı algılanabilecek olması muhtemel. Ya da gittiğiniz coğrafyanın nasıl bugünkü haline büründüğünü anlamak tarihler arasında daha rahat bir köprü kurmanızı sağlayacaktır.

İsviçre turunuza başlamadan önce gelenek ve kültürleriyle ilgili bilgi edinmek isterseniz işte bu satırlarımız size yardımcı olacaktır.

  • Yıllarca sınır bölgelerinin kültür öğelerinden çok fazla etkilense de kendine has bir kültür oluşturmayı başarabilmiş nadir ülkelerden birisidir İsviçre. Fakat konuşulan diller haliyle bölgelerdeki kültür yoğunluğunu etkilemiştir. Örneğin Fransızca konuşuluyorsa Fransa’ya, Almanca ve İtalyanca konuşulan bölgelerde bu dilin kültürünü almışlardır. Bölgeciliğin kuvvetli olması da homojen bir kültürün ortaya çıkmasını doğal olarak sağlamıştır.
  • İsviçre’de gelenekler kendini apaçık göstermez fakat çok önemli olan geleneklerin sürdürülmesi kültür yapısının bir parçasıdır. Gelenekler halk arasında farklılıklar göstererek dağılmış olup haliyle farklı bölgelerde farklı kültürel gelenekler bulunmaktadır. Halk yerel bir görünüm sergiler. Ancak Paskalya veya Noel gibi kutlamalarda bu yerellik aşılıp her bölgeden halk bir araya gelmektedir.
  • Yaşam kalitesinin çok yüksek olduğu bu ülkede alışveriş konusunda alım gücüde çok fazladır. Dünyanın en pahalı ülkeleri arasında yer alan İsviçre’de en ünlü şey İsviçre çakısıdır. Oldukça farklı çeşitleri olan bu İsviçre çakıları hediyelik olarak satılmaktadır.
  • İsviçre hakkında verilebilecek en farklı bilgilerden biriyse ülkede 3 milyona yakın silah bulunmasına rağmen dünyada suçluluk oranı en düşük coğrafyalardan biridir. Buda kültürlerinin ne kadar ileri düzeyde olduğunu açıkça göstermektedir
  • Ülkede verilen sağlık hizmetleri, suç seviyesi ve çalışma olanakları göz önünde tutulduğunda İsviçre ‘’yaşanacak en iyi ülke’’ ünvanına sahip olmuştur.
  • Doğrudan demokrasi ile yönetilen tek ülke olan İsviçre’nin en çok ihraç ettiği üründe tahmin edersiniz ki çikolatadır.
  • Siyasi kültüründe ise ülkelerinde devlet başkanı bulundurmamaları bunun yerine başkanın görevlendirdiği 7 üyeli bir konsey bulunmaktadır. Dolayısıyla İsviçre’de başkentte yoktur. Bern tamamen fiili bir bölge konumundadır.
  • Eğer İsviçre’de süpermarket alışverişi yapacaksanız ve yanınızda çocuğunuzda varsa çocuğunuzun her hangi bir ağlaması veya farklı bir hareketinde hiçte hoş karşılanmayacaksınızdır. Kültürlerinde bu tarz bir konuya yer veren halk markette açıp paketini ödediğiniz ürün içinde size çok farklı bir tavırla yaklaşacaktır.
  • Komşuluk kültürü neredeyse hiç olmadığından dolayı halk her gün markete çıkmaktadır. Alışveriş sırasında kasiyer veya komşularıyla sohbet ederek günlük ziyaretlerini markette gerçekleştirmiş oluyorlar. Bu yüzden eve misafir davet ettikleri pek görülmez. Parkta veya markette sohbetlerle günlük arkadaş ve komşu ziyaretlerini gerçekleştirmektedirler.
  • Bu coğrafyada araba kullanmakta pek kolay olmayacaktır. Çünkü yayalar ve bisikletliler ne koşulda arabaların önüne çıksalar arabalar haksız sayılacaktır. Yani çevrenin tüm sorumluluğunu arabalar üstlenmiş durumdadır.
Kategoriler
Gezilecek yerler

KEYİFLE GEZEBİLECEĞİNİZ VİZE İSTEMEYEN BALKAN ÜLKELERİ

Türkiye’de her yıl tatil yapan yerli turistlerimiz zamanla yurtdışını da görmek istemekte ve tatillerini burada yapmayı tercih etmektedir.

Haliyle, yurtdışı olduğundan dolayı vize ve pasaport problemiyle karşılaşan yerli turistlerimiz için alternatif tatil noktaları da devletler arası anlaşmalarla sağlanmıştır. Örneğin, vizesiz turlar olarak adlandırabileceğimiz bir çok turda pasaport şart olup vize istenmemektedir. Bu nedenle, devletler arası turist geliş gidişinde vize şartı ortadan kaldırılmakta ve turizm desteklenmektedir.

Vizesiz turlar kapsamında en keyiflisi olan Balkan turları sizleri neşeli kültürü ve keyifli sokaklarına davet edecektir. Yeşil doğası ve samimi halkıyla sizi kucaklayacan ve yöresel lezzetleriyle de damaklarınızı şenlendirecek olan Balkan turlarında asla vize talep edilmemektedir. Bu nedenle pasaportunuz olup da vizenizin olmadığı gidebileceğiniz bu ülkelerde sizi ne gibi güzellikler bekliyor gelin daha yakından bakalım.

1-Makedonya

Avrupa’nın kültürünü kendine has bir şekilde yorumlayan Makedonya Sırbistan ve Arnavutluk gibi renkli komşularıyla sınırlarını çizmiştir. Vizesiz gidilebilecek ülkeler kapsamında da en çok tercih edilen bölge olan Makedonya haliyle bayanlarının güzelliği ile de bilinmektedir. Osmanlı Devletine sultan olan ve padişahlar doğuran Makedonya hanımları görülmeye değer.
Bu coğrafya içinde bulunan Üsküp, Ohrid ve Manastır şehirleri mutlaka görülmesi gereken şehirler arasındadır. Osmanlı’nın 542 sene egemen olduğu bu topraklarda eskiye dair birçok ize rastlayacaksınız. Müzelerden kalıntılara kadar tarihimize yapacağınız gezintilerden oldukça memnun kalacağınıza eminiz.

Makedonya turları sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

2-Sırbistan

Tuna ve Sava nehirlerini barındıran Belgrad’ın başkentlik ettiği Sırbistan yemyeşil doğası ve gölleriyle ün kazanmıştır. Klasik bir Avrupa şehri olan Belgrad Zagreb, Sofya, Saraybosna, Bükreş gibi rahip şehirlerini de geride bırakmaktadır.
Balkan turuna başladığınızda harika bir başlangıç noktası olacak olan Sırbistan çok renkli bir gece hayatına da sahiptir. Bar’dan bistroya, cluplardan diskolara kadar farklı eğlence kategorilerini sizlere sunan Sırbistan’da sabahlar olmayacak! Sakinliği veya yüksek enerjili gece hayatını sevenlerin buluştuğu bir nokta olması da bölgenin elbette çok yönlülüğünü göstermektedir.
Yemyeşil doğasından bahsettiğimiz Sırbistan’da ana bölge sayılabilecek Niş şehrini ve Golija Ulusal Parkı’nı mutlaka görmenizi de ayrıca tavsiye ederiz.
3-Bosna Hersek

Adeta bir anka kuşu gibi acılarını silip yeni bir başlangıç yapan Bosna Hersek, hüzünlü tarihiyle hepinizin kalbine dokunacaktır. Avrupa’nın Kudüs’ü olarak Saraybosna, Bosna’nın başkenti olmakla birlikte yeniden toparlanıp sevenleri için kültürel eser ve güzelliklerini kaldığı yerden biriktirmeye devam ediyor.
Bu coğrafyada göreceğiniz en güzel manzaralardan birisi de zamanında Müslüman, Hristiyan ve Museviler bir arada yaşadıkları için Katolik kiliseleri, cami ve sinagog yan yana konumlanmıştır. Bu tabloya samimi bir halkta dahil olunca ortaya çok renkli görüntüler çıkmaktadır. Burada görmeniz gereken belki de hemen her gezginden sıkça adını duyduğunuz Mostar Köprüsü. Anlatıldığı kadar muazzam olduğuna gittiğinizde canlı bir şekilde şahit olacaksınız.

4-Karadağ

Karadağ turu kapsamında ilk önce filmlere konu olan gece hayatıyla ünlü Budva karşınıza çıkacak fakat Karadağ coğrafyasında çok daha fazla güzelliğin bulunduğunu çok zaman geçmeden anlayacaksınız. Görülmeye değer plajlarıyla ünlü olan bölge Balkanlarda en çok turist çeken bölgelerden biri konumundadır.

5-Arnavutluk

İtalya ve Osmanlı’nın izlerini barındıran iki apayrı medeniyete ev sahipliği yapmış, Balkanların samimiyetini de içine katarak karşınıza çıkmış bir ülkedir Arnavutluk. Uzun kumsalları size güvenli ve oldukça ucuz bir tatilin kapısını aralayacak ve Türkiye’ye dönmek istemeyeceksiniz eminiz!
Lezzetleriyle sizlere kucak açan Arnavutluk’ta Türk mutfağını kolayca bulabilecek hatta Türkçe konuşan bir çok esnaflara şahit olacaksınız.

Kategoriler
Gezilecek yerler

ROMA’DA KESİNLİKLE GEZİLMESİ GEREKEN YERLER

Gezilecek yerleri ve kültürel tarihiyle seyahat severleri büyüleyecek olan Roma, birçok turistik bölgeyi de sahip olduğu güzelliklerle geride bırakmaktadır.

Roma turları gerçekleştirilirken neden bu bölgeyi seçmeliyim diye soracak olursanız 2800 yıllık tarihi kültürü sokaklarında gezerken derinden hissedecek olmanız en büyüklük nedenler arasında gösterilebilir. Bu bağlamda İtalya turları arasından Roma bölgesini seçecek olanlara hangi bölgeleri gezmeleri gerektiğini ve nedenlerini sıralamış bulunmaktayız. Detaylar yazının devamında sizleri bekliyor!

1-Kolezyum

Roma’ya giden arkadaşlarınızın anı albümlerinde sık sık gördüğünüz Kolezyum gezilecek bölgelerin başında yer almayı oldukça hak edecek bir tarihe sahip. Bu yapının ismini girişte bulunan Colossus Neronis Heykeli’nden aldığı söylenmektedir.
Çok eski zamanlarda gladyatör dövüşleri, tiyatro oyunları gibi birçok amaçla kullanılmış olan bu yapı özellikle yaz aylarında girişte çok uzun kuyruklar oluşturacak bir güzelliğe sahiptir. Bu nedenle uzun bir vakit ayırmanız gereken Kolezyum gezinize tatilinizin bitişinde yer verebilir ya da gider gitmez vakit ayırabilirsiniz. Roma’da görmeden dönmemeniz gereken yerler arasında yer alan Kolezyum’da alternatif turlar da sizi beklemektedir.

2-Roma Forumu

Kolezyum’un oldukça yakınlarında bulunan Roma Forumu imparatorluğun ticari ve kültürel merkezi olarak kullanılmıştır. Sonraları pek çok dini yapı, anıt ve yönetim binası bu yapının içine inşa edilmiş olup devletin idari yönetimine yakından görebilme şansına sahip olunmuştur. Yapılan kazılarda da bu bölge içinde birçok tapınak bulunmuş olduğundan Roma’nın dini tarihine yakından tanık olunmuştur. Arkeolojiyi sevenler için bulunulmaz bir fırsat olan Roma Forumu’nu mutlaka gezin!

3-Navona Meydanı

Roma’nın şehir kültürünü görmek isterseniz Navona Meydanı’nda bulunan kafelerde oturup dinlenmek oldukça keyifli olacaktır. Stadyum yerine inşa edilen bu meydanda da tarihin izlerine sıkça rastlayacaksınız. Ayrıca meydanda bulunan kafelerde Roma kültürüne özgü yiyecek ve içeceklerin tadına bakabileceksiniz. Pizza gibi kültürel bir yemeğin hasını yiyebileceğiniz Navona Meydanı’nda Türk mutfaklarını da bulabileceksiniz, merak etmeyin!

4-Trevi Çeşmesi(Aşk Çeşmesi)

Poli Sarayı çevresinde bulunan aşk çeşmesi deniz teması işlenerek yapımına başlanmıştır. Rivayet o ki bu çeşmeye sağ elinizle sol omzunuzun üzerinden para attığınızda para atanların dilekleri kabul olurmuş. İnanmıyor olabilirsiniz fakat havuzdaki paraların yoksullara yardımda katkı sağladığını unutmamanızda yarar olacaktır. Bu nedenle, inanmasanız dahi belki para atarak yoksullara destek olabilirsiniz!

5-İspanyol Merdivenleri

Aşk Çeşmesi’ne yakın olan bu merdivenler Romalı halkı için bir buluşma noktası sayılmaktadır. Sevgililerin ve çiftlerin ilk buluşma noktalarından biri olan İspanyol Merdivenleri’nde oldukça güzel görüntülere şahit olacaksınız, eminiz! Ayrıca bu nokta kentin en önemli alışveriş caddesine açılmaktadır. Alışveriş yapacak seyahat severler bu noktaya ulaştıklarında birbirinden güzel parçaları valizlerine ekleyebileceklerdir.

6-Villa Borghese

1700 dönümlük alanıyla Romanın değil Avrupa’nın en geniş kent parklarından sayılmaktadır. Tarihin arasında yeşeren doğanın dinginliği sizi oldukça mest edecektir. İçerisinde birde Roman Hayvanat Bahçesi bulunmaktadır. Çocuklarınızla gelebileceğiniz tatilinizde mutlaka görülmesi gereken yerler arasında olan Villa Borghese’da yüzlerce hayvan çeşidine şahit olacaksınız! Hem siz hem de çocuklarınız çok eğlenecek!

7-Aziz Petrus Meydanı

Roma’nın en büyük 4 bazilikasından biri olan Aziz Petrus Meydanı’nı anlatmak ile ifade edemeyeceğimizi düşünüyoruz. Avrupa turları kapsamında Roma’da kesinlikle görülmesi gereken meydanlardan biri olan bu mekâna papanın konuşma yaptığı gün ve yılbaşı günlerinde ilgi bir hayli artmaktadır. Ayrıca meydan çevresinde de 2 adet ünlü ve kültürel çeşme bulunmaktadır. Tatiliniz bu özel günlere denk geliyor ise buradaki kalabalığın kültürünü yakından görecek ve festivallerde doyasıya eğlenebileceksiniz!

Kategoriler
Gezilecek yerler

İSTANBUL’DA GEZİLECEK YERLER LİSTESİ

İstanbul geçmişle geleceğin en güzel sentezlendiği hatta bazı mekanlarında geçmişin tamamen yaşandığı şehirlerimizin başında gelir.

Metropol şehir olması ve bu kadar tercih edilmesi de bundan ileri gelmektedir. Sokaklarından akordeon sesleri yükselirken ağaç dallarını çiçekler ve kuş cıvıltıları donatır, sokak lezzetleri birden çok medeniyete ev sahipliği yapmış caddelerinde yenir ve en güzel şiirler manzarasında yazılır. Tam anlamıyla İstanbul’u gezmek istiyorum diyenler için düzenlediğimiz yazıda o kadar güzel duraklar önereceğiz ki 3-4 gün konaklamanız gerekecek ve İstanbul otellerinin baş döndüren konforunda dilerseniz deniz manzarası dilerseniz de şehir manzaralı odalarda rahatlıkla kalacaksınız. Konaklanan bu kadar güzel sokaklar bir o kadar anlamlı ve tarih kokarken gelin beraber listemize göz atalım!

1-Eminönü

İstanbullu akrabalarınızdan duyduğunuz ‘Burada pahalı Eminönü’nden alırız’ dedikleri yer tamda burası. İçerisinde barındırdığı Arnavut kaldırımlı sokakları, Kapalı Çarşı ve Mısır Çarşısı’nın Osmanlı izlerini barındıran mistik görüntüdeki zarafeti ve tabi ki Eminönü Balıkçıları. Durağınız Eminönü olacaksa mutlaka aç gelin ki Osmanlı motifleriyle süslenmiş sandallarda balık ekmek ve turşu ikilisinin tadına bakın. Sonrasında lokmacılar, Osmanlı macunu ve alışverişi sonuna kadar samimiyetli yapabileceğiniz sokakları keşfedeceksiniz.

2-Dolmabahçe Sarayı

Bir zamanlar Osmanlı gemilerinin demirlendiği alan niteliğinde kullanılan Dolmabahçe Sarayı sonrasında Atatürk’ün yaşayıp hayata gözlerini yumduğu İstanbul’un en duygu yüklü ve ihtişamlı sahiline sahip mekanlarından biridir. Müze haline getirilen sarayın içerisinde bulunan cafelerde manzaraya karşı keyifle çay içip manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Köklü tarihimizin şanlı kurucusunun yaşadığı yeri görmek gezi kapsamında oldukça bilgilenmenizi sağlayacaktır.

3-Fatih Korusu

Eski adıyla Otağtepe diye bilinen korudan Fatih Sultan Mehmet ve Boğaziçi Köprüsü’nün zarafetlerine şahit olabilirsiniz. Misafirlerin fotoğraf çektirmek ve manzarayı doya doya izlemek için geldikleri uğrak noktaların başında gelir.

4-Beyoğlu- Taksim- İstiklal Caddesi

Birbirinden ayrılması imkansız olan 3 mekanı tek çatı altında toplamamızın sebebi eğlence mekanlarını kalplerinde barındırmalarıdır. İstanbul’a gelip taksim cafelerinde oturmamak yada Beyoğlu’nun salaşlık içerisindeki asil havasını içine çekmemeniz olmaz. Hem Taksim’e gitmişken burada bulunan birçok kiliseye gidip mimari yapılarını da görmüş olacaksınız.

5-Galata Kulesi

Aşıkların Galata’ya beraber çıktıklarında bir daha asla ayrılmayacakları rivayetiyle ve tarihi önemiyle yılın her mevsimi ziyaretçi akınına uğrayan kuleye çıkmanızı mutlaka öneriyoruz. Tarihinde birçok badire atlatıp zarafetini İstanbul’dan esirgememiş Galata Kulesi’nde manzara fotoğraflarının en güzeline imza atacağınıza eminiz.

6-İstanbul Boğaz Köprüsü

Boğazın iki yanını birbirine bağlayan köprü manzarasının en güzelini Ortaköy veya Yeniköy mevkilerinden görebilirsiniz. Işıl ışıl manzarasında akşam yemeği yemenin mutluluğu masadaki herkesin yüzüne yansırken Ortaköy’e gittiğinizde waffle ve kumpir yemeyi unutmamalısınız. Şehrin neredeyse en iddialı kumpirleri bu semtte. Patates kaşar uyumunu sevenler listelerine manzaranın şıklığını eklediğinde hafızalardan silinmeyecek bir tablo sizlerin olacak!

7-Rumeli Hisarı

Osmanlı zamanında yapılan kalelerle kaplı Rumeli Hisarı o dönem Anadolu Hisarı’ndan halat çekmek için yapılmış. Tarihte amaca hizmet ettikten sonra da bugün en güzel manzaranın izlendiği ve Pazar kahvaltılarının edildiği bir mekan olarak karşınıza çıkacak. Pazar sabahınızı Rumeli Hisarı’na ayırdığınızda ne demek istediğimizi net bir şekilde anlayacaksınız.

8-Balat

Zarif ve ihtişamlı tarihi güzelliklerden boyalı kapılar ve restore edilmiş tahta evler arasında kendinizi bulmak isterseniz Balat renkli yüzünü sizlere gösterecek. Sokak aralarında bulunan birbirinden şık küçücük cafelerde kahvenizi yudumlarken en renkli fotoğrafların baş kahramanı olacaksınız. Ayrıca sahilinde sokak lezzetlerini sevenler için nohut pilav ikilisini günün her saati barındıran salaş ama sevimli bir yapıya sahiptir