Kategoriler
Gezilecek yerler

İSKANDİNAVYA’DA GEZİLECEK YERLER SERİSİ: FİNLANDİYA

Beyaz Zambaklar Ülkesi olarakta anılan ülke, birbirinden muhteşem müze ve katedralleri ile ev sahipliği yapıyor.

Asla tükenmeyen güzellikleri ile İskandinavya turu kapsamında yapacağınız Finlandiya turları size dünyanın eşsiz manzaralarını ve tarihe tanıklık edeceğiniz her biri adeta ayrı bir stüdyo niteliğinde olan sokaklarını sunacaktır. Finlandiya soğuk iklime sahip bir kuzey ülkesi. Bu sebeple gezinizi yaz aylarında gerçekleştirmeniz isabet olacaktır.

Halkı ise çok geniş bir teknolojiye sahip olmasına rağmen mütevazi bir hayat sürmeyi tercih etmiştir. Örneğin yazın sade bir dekorasyonla düzenlenmiş ahşap evlerde kalmayı tercih ederler. Turist olarak gideceğinizde fiyatlar size epey pahalı gelecektir fakat ülkede uygulanan herkesin hakkı politikası kapsamında çoğu yiyecek ve içecek ucuz fiyatlara satılmaktadır.

Ülke ismini eğitim sistemiyle de sıkça duyurmakta olduğundan Dünya’nın her noktasından öğrencinin ilgisini çekmektedir. Üniversitelerden yatılı lise eğitim kurumlarına kadar bir çok ihtiyaca yanıt veren İskandinavya’da öğrencilik hayatı oldukça renkli geçmektedir.  Ayrıca el değmemiş doğası ve gelişmiş siyasi sistemi de adından bahsettirecek detaylar arasında. Gezilip görülecek yerleri ise şu şekilde sıralanabilir;

1-Tampere

Birçok sanatsal etkinlik ve kış sporlarına imkan tanıyan bu şehir aslında metropol olması gerekirken şirin bir mahalleyi anımsatmadır. Bu anımsatmaya rağmen içinde barındırdığı Doğal Tarihi Müzesi ve müze kompleksi olan Vapriikki görülmeye değer tarihi güzellikler arasında yerini almaktadır. Tampere’de mutlaka portakal ve greyfurt ile yapılan tatlıyı denemenizi tavsiye ediyor, yanında kendilerine has bir lezzet olan soslu yoğurdu da ayrıca denemenizi öneriyoruz.

2-Helsinki

Finlandiya’nın kalbi olan Helsinki bu coğrafyaya gidildiğinde mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelir. Osmanlı Devleti’nde padişahların eşinin çoğunun Helsinki kökenli olduğunu da varsayarsak, buralarda Osmanlı’nın izlerini görmek de mümkün. Burada gezmeniz gerekenler arasında bir çok şey sayılabilir ancak Rock Kilisesi, Lutheran Katedrali ve Uspenski Katedrali gezmeniz gereken yerler listenizin en tepesinde bulunmalıdır. Bunların mimarisine kendinizi kaptırmışken ayrıca karşınıza Finlandiya Ulusal Müzesi çıkacaktır. Burası da Finlandiya’nın zamanla gelişimini takip eden bir yapı olma özelliği taşımaktadır.

3-Uspenski Katedrali

Helsinki’nin görülmesi gereken yerler listesinde yer alan katedrallerden en gösterişli olanı Uspenski Katedrali’dir. Başkent Helsinki’nin Pazar meydanında bulunan katedral Batı Avrupa’nın en büyük Ortodoks Kilisesi sayılmaktadır. Pazar meydanına çok yakın olan kilise şehirde tarihi ve heybetine karşılık şehirde kenarda kalmış bir tavır sergilemektedir. Fakat her halinden Rus yapımı olduğu anlaşılan bu yapıyı gittiğinizde mutlaka görmeli ve resmini çekmelisiniz.

4-Esplanadi Parkı

Helsinki’nin doğal güzelliğini bilmeyen yoktur! Helsinki’de haliyle çoğu bölgede park ve bahçeye denk gelmeniz de mümkün. Yeşilliğe ve peyzaja oldukça önem veren bir ülke olduğu her halinden belli olan Esplanadi Parkı’nda soluklanabilir, çevredeki civar kafelerde lezzetli tatlıların tadına bakabilirsiniz. Bu parklarda spor da yapabileceğinizi de eklemeden geçmeyelim! Bu parkların içinde en ünlüsü olan Esplanadi Parkı’nda yaz aylarında çoğu caz konseri ve moda defileleri de bu alanda düzenlenmektedir. Tatiliniz yaz aylarına denk geliyor ise bu festivallere ve gösterilere katılmanızı mutlaka öneririz.

5-Vapriikki Müzesi

Burayı tek bir müze olarak düşünmek hata olur. İçerisinde birçok farklı kategorili müzeyi barındıran bir kompleks Vapriikki’yi görmeden asla dönmeyin! İçerisinde sanatın farklı dallarına ait birçok eserini sergiler halinde bulacak ve bunları yakından tanımaya fırsat bulacaksınız. Zamanla bu sergilere yenisini ekleyerek kendini geliştiren bir yapıya da sahiptir.

6-Tampere Katedrali

Fin mimarisinden örnekler sunan bu katedral, 2000 kişilik oturma alanına da sahip olmaktadır. Dini ayinlere ve toplantılara açık olan bu katedral bazı konserlere de ev sahipliği yapmaktadır.

Kategoriler
Gezilecek yerler

İSKANDİNAVYA’DA GEZİLECEK YERLER SERİSİ: İSVEÇ

İskandinav Yarımada’sının en önemli parçalarından biri olan İsveç; Norveç ve Finlandiya ile coğrafi olarak komşu konumundadır.

Çok kültürlü bir yapı ve güçlü politikaları ile ön planda bulunmaktadır. Ayrıca 1995 yılından beri Avrupa Birliği ülkeleri arasında yer almıştır. Tarihinde birçok dine ev sahipliği yapmış bu coğrafyadaki yapılar sizlere İsveç kültürünü derin bir şekilde hissettirecektir. Yarısından fazlası ormanlarla kaplanmış bölge adını milattan önce yaşayan Svear kabilelerinden alıyor. Kuzey Kutup Çemberininde kuzeyinde olan Riksgransen’de yapılan Abisko tarzı ünlü kış sporları da  çok sayıda turist çekmekte. İskandinavya turu çerçevesinde İsveç turlarını seçenler çok farklı bir kültür ve coğrafyaya tanıklık etmeye hazır olmalılardır. Tabi farklı bir coğrafyayı doğru bir şekilde gezmek için önceden yapılmış bir araştırma gerekmektedir. Bu sebeple sizler için İsveç’te gezilecek yerleri kısa bir şekilde derledik. Seyahatinize doğru bir yönde ışık tutacağına eminiz!

1-Göteborg

Öğrenci şehri olarak bilinen Göteborg bölgesi samimi atmosferi ile hemen sizi içine alacaktır. İki üniversiteyi içerisinde barındıran bölge ülkenin en büyük 2nci şehri olma unvanına da sahip. Tatil amaçlı gittiğiniz Göteborg’da daha sonra belki üniversite okumaya karar verebilirsiniz! Bu nedenle Göteborg’da üniversitelerin yaptığı festivallere muhakkak katılmanızı öneririz.
Toplu taşıma olarak tüm şehre ulaşabilen tramvay hattıyla da oldukça meşhur olan Göteborg’da ulaşım bedelleri oldukça ucuzdur. Böylece; bir tramvay ile tüm Göteborg’u gezebilir farklı noktalardaki doğal güzellikleri görebilirsiniz.

2-Stockholm

Takımadalar şehri olarak inşa edilen Stockholm İsveç’in başkentidir. Merkezinde bulunan meydanı ile renkli bir görünüme sahip olmaktadır. Ayrıca parke taşlar ve pasajlarda ahenk içerisinde şehrin merkezinde turistlere en güzel renklerini sunmaktadır.
Çevresindeki manzaralarla ahenk içerisinde olan Stockholm bünyesinde Stockholm Katedrali, Nobel Müzesi ve Royal Palace bulunmakta. Tam bir “doğaseverim coğrafya üzerinde bulunan tüm yeşil ve maviyi görmek istiyorum “diyenler için Stockholm takımadalarını tekne turuyla ziyaret etmek hafızanıza çok farklı bir coğrafyanın mavisini kaydetmenizi sağlayacaktır. Stockholm’a gidip de görmeden dönmemeniz gereken koyları da söylemeden geçmeyelim. Masmavi suları tıpkı Maldiv gibi anımsayacak ve kendinizi cennette gibi hissedeceksiniz.

3-Malmö
İsveç nüfusunun yüzde yedisini kapsayan Malmö gittiğinizde görmeniz gereken yerlerin başında gelmektedir. İsveç’in kültür beşiği olan bu bölgede birçok tiyatro ve konser sergilenmektedir. Tiyatro sevenlerin ve İşveç kültürünü merak eden turistlerin sıkça tercih ettiği bu tiyatrolara mutlaka gitmenizi öneriyoruz. Oresund Köprüsü’nün Kopenhag’a 20 dakikada ulaşım sağlaması da bu bölgeyi görme gerekçelerinizi güçlendirecektir. Bu bölgenin turistik yerleri; Turning Tonso, Malmöhus Kalesi ve Lilla Torg(Küçük Meydan) en önemli yerler arasında sayılmaktadır. Küçük Meydan’da ise harika kafelere şahit olacak ve İsveç kültürünü yakından tanıma şansını elde edeceksiniz. Otelinizi ya da konaklamanızı yapacağınız yerlere en yakın nokta olan Turning Tonso’yu da unutmamak lazım!

4-Uppsala
Uppsala’da bulunan ülkenin en büyük katedralini mutlaka gezmelisiniz. Tarihinde öğrenci şehri olarak anılan bölgede Botanik ve Gustanavianum bahçesini kaplayan üniversite alanını da gezebilirsiniz.
Gezilecek yerlerin yanında İsveç mutfağından da bahsetmeliyiz ki bölgenin güzel lezzetlerinden mahrum kalmayın. En ünlü sosu olan dağ kızılcığı reçelini hemen her yemeğin yanına yakıştıran İsveçliler kurutulmuş füme somon ve küçük sosislere de menülerinde sıkça yer veriyorlar. “Ben de biraz gurmeyim” diyenler eminiz ki İsveç mutfağının çeşitlerini denemeye doyamayacak hatta tariflerini dahi isteyeceklerdir. Aynı zamanda sık sık karşılacağınız Türk kafeleri ve restoranlarında da yemeklerinizi yiyebilir, kendi kültürümüzün lezzetlerini farklı bir sunumla tadabilirsiniz.

Kategoriler
Gezilecek yerler

İSVİÇRE KÜLTÜRÜNÜN BİLİNENLERİ VE BİLİNMEYENLERİ

Türkiye’den uzakta bir tatil yapmak isteyenler elbette gözlerini Avrupa’daki ülkelere ve şehirlere dikmektedir. İsviçre’de aslında tatilcilerin Avrupa tatilleri listelerinde yer alan bir ülke olup, farklı kültürüyle meraklarımızı beslemektedir.

Bünyesinde bulundurduğu üniversitelerden restoranlara kadar farklı bir havası olan İsviçre; Türkiye’den 2947 kilometre uzakta olup, uçakla da 3 saat 38 dakika sürmektedir. Futbol liglerini de alt üst eden İsviçre ligindeki maçlara tatil dönemlerinizde gidebilir, böylece hem tatil hem de spor aktivitelerinizi gerçekleştirmiş olursunuz. Tatilcilerin sıklıkla yazın gitmeyi tercih ettiği İsviçre kültürüne bu yazımızda daha da yaklaşacaksınız.

Avrupa turları içerisinde İsviçre turlarından herhangi birini seçeceklerin bu bölgenin kültürü hakkında detaylı bilgi edinmeleri çoğu detayı daha kolay anlamalarını sağlayacaktır. Bizim kültürümüzdeki çoğu hareket veya söylem diğer coğrafyalarda farklı anlamlara gelebiliyor tabii onların kültürlerinin de bizde farklı algılanabilecek olması muhtemel. Ya da gittiğiniz coğrafyanın nasıl bugünkü haline büründüğünü anlamak tarihler arasında daha rahat bir köprü kurmanızı sağlayacaktır.

İsviçre turunuza başlamadan önce gelenek ve kültürleriyle ilgili bilgi edinmek isterseniz işte bu satırlarımız size yardımcı olacaktır.

  • Yıllarca sınır bölgelerinin kültür öğelerinden çok fazla etkilense de kendine has bir kültür oluşturmayı başarabilmiş nadir ülkelerden birisidir İsviçre. Fakat konuşulan diller haliyle bölgelerdeki kültür yoğunluğunu etkilemiştir. Örneğin Fransızca konuşuluyorsa Fransa’ya, Almanca ve İtalyanca konuşulan bölgelerde bu dilin kültürünü almışlardır. Bölgeciliğin kuvvetli olması da homojen bir kültürün ortaya çıkmasını doğal olarak sağlamıştır.
  • İsviçre’de gelenekler kendini apaçık göstermez fakat çok önemli olan geleneklerin sürdürülmesi kültür yapısının bir parçasıdır. Gelenekler halk arasında farklılıklar göstererek dağılmış olup haliyle farklı bölgelerde farklı kültürel gelenekler bulunmaktadır. Halk yerel bir görünüm sergiler. Ancak Paskalya veya Noel gibi kutlamalarda bu yerellik aşılıp her bölgeden halk bir araya gelmektedir.
  • Yaşam kalitesinin çok yüksek olduğu bu ülkede alışveriş konusunda alım gücüde çok fazladır. Dünyanın en pahalı ülkeleri arasında yer alan İsviçre’de en ünlü şey İsviçre çakısıdır. Oldukça farklı çeşitleri olan bu İsviçre çakıları hediyelik olarak satılmaktadır.
  • İsviçre hakkında verilebilecek en farklı bilgilerden biriyse ülkede 3 milyona yakın silah bulunmasına rağmen dünyada suçluluk oranı en düşük coğrafyalardan biridir. Buda kültürlerinin ne kadar ileri düzeyde olduğunu açıkça göstermektedir
  • Ülkede verilen sağlık hizmetleri, suç seviyesi ve çalışma olanakları göz önünde tutulduğunda İsviçre ‘’yaşanacak en iyi ülke’’ ünvanına sahip olmuştur.
  • Doğrudan demokrasi ile yönetilen tek ülke olan İsviçre’nin en çok ihraç ettiği üründe tahmin edersiniz ki çikolatadır.
  • Siyasi kültüründe ise ülkelerinde devlet başkanı bulundurmamaları bunun yerine başkanın görevlendirdiği 7 üyeli bir konsey bulunmaktadır. Dolayısıyla İsviçre’de başkentte yoktur. Bern tamamen fiili bir bölge konumundadır.
  • Eğer İsviçre’de süpermarket alışverişi yapacaksanız ve yanınızda çocuğunuzda varsa çocuğunuzun her hangi bir ağlaması veya farklı bir hareketinde hiçte hoş karşılanmayacaksınızdır. Kültürlerinde bu tarz bir konuya yer veren halk markette açıp paketini ödediğiniz ürün içinde size çok farklı bir tavırla yaklaşacaktır.
  • Komşuluk kültürü neredeyse hiç olmadığından dolayı halk her gün markete çıkmaktadır. Alışveriş sırasında kasiyer veya komşularıyla sohbet ederek günlük ziyaretlerini markette gerçekleştirmiş oluyorlar. Bu yüzden eve misafir davet ettikleri pek görülmez. Parkta veya markette sohbetlerle günlük arkadaş ve komşu ziyaretlerini gerçekleştirmektedirler.
  • Bu coğrafyada araba kullanmakta pek kolay olmayacaktır. Çünkü yayalar ve bisikletliler ne koşulda arabaların önüne çıksalar arabalar haksız sayılacaktır. Yani çevrenin tüm sorumluluğunu arabalar üstlenmiş durumdadır.
Kategoriler
Gezilecek yerler

KEYİFLE GEZEBİLECEĞİNİZ VİZE İSTEMEYEN BALKAN ÜLKELERİ

Türkiye’de her yıl tatil yapan yerli turistlerimiz zamanla yurtdışını da görmek istemekte ve tatillerini burada yapmayı tercih etmektedir.

Haliyle, yurtdışı olduğundan dolayı vize ve pasaport problemiyle karşılaşan yerli turistlerimiz için alternatif tatil noktaları da devletler arası anlaşmalarla sağlanmıştır. Örneğin, vizesiz turlar olarak adlandırabileceğimiz bir çok turda pasaport şart olup vize istenmemektedir. Bu nedenle, devletler arası turist geliş gidişinde vize şartı ortadan kaldırılmakta ve turizm desteklenmektedir.

Vizesiz turlar kapsamında en keyiflisi olan Balkan turları sizleri neşeli kültürü ve keyifli sokaklarına davet edecektir. Yeşil doğası ve samimi halkıyla sizi kucaklayacan ve yöresel lezzetleriyle de damaklarınızı şenlendirecek olan Balkan turlarında asla vize talep edilmemektedir. Bu nedenle pasaportunuz olup da vizenizin olmadığı gidebileceğiniz bu ülkelerde sizi ne gibi güzellikler bekliyor gelin daha yakından bakalım.

1-Makedonya

Avrupa’nın kültürünü kendine has bir şekilde yorumlayan Makedonya Sırbistan ve Arnavutluk gibi renkli komşularıyla sınırlarını çizmiştir. Vizesiz gidilebilecek ülkeler kapsamında da en çok tercih edilen bölge olan Makedonya haliyle bayanlarının güzelliği ile de bilinmektedir. Osmanlı Devletine sultan olan ve padişahlar doğuran Makedonya hanımları görülmeye değer.
Bu coğrafya içinde bulunan Üsküp, Ohrid ve Manastır şehirleri mutlaka görülmesi gereken şehirler arasındadır. Osmanlı’nın 542 sene egemen olduğu bu topraklarda eskiye dair birçok ize rastlayacaksınız. Müzelerden kalıntılara kadar tarihimize yapacağınız gezintilerden oldukça memnun kalacağınıza eminiz.

Makedonya turları sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

2-Sırbistan

Tuna ve Sava nehirlerini barındıran Belgrad’ın başkentlik ettiği Sırbistan yemyeşil doğası ve gölleriyle ün kazanmıştır. Klasik bir Avrupa şehri olan Belgrad Zagreb, Sofya, Saraybosna, Bükreş gibi rahip şehirlerini de geride bırakmaktadır.
Balkan turuna başladığınızda harika bir başlangıç noktası olacak olan Sırbistan çok renkli bir gece hayatına da sahiptir. Bar’dan bistroya, cluplardan diskolara kadar farklı eğlence kategorilerini sizlere sunan Sırbistan’da sabahlar olmayacak! Sakinliği veya yüksek enerjili gece hayatını sevenlerin buluştuğu bir nokta olması da bölgenin elbette çok yönlülüğünü göstermektedir.
Yemyeşil doğasından bahsettiğimiz Sırbistan’da ana bölge sayılabilecek Niş şehrini ve Golija Ulusal Parkı’nı mutlaka görmenizi de ayrıca tavsiye ederiz.
3-Bosna Hersek

Adeta bir anka kuşu gibi acılarını silip yeni bir başlangıç yapan Bosna Hersek, hüzünlü tarihiyle hepinizin kalbine dokunacaktır. Avrupa’nın Kudüs’ü olarak Saraybosna, Bosna’nın başkenti olmakla birlikte yeniden toparlanıp sevenleri için kültürel eser ve güzelliklerini kaldığı yerden biriktirmeye devam ediyor.
Bu coğrafyada göreceğiniz en güzel manzaralardan birisi de zamanında Müslüman, Hristiyan ve Museviler bir arada yaşadıkları için Katolik kiliseleri, cami ve sinagog yan yana konumlanmıştır. Bu tabloya samimi bir halkta dahil olunca ortaya çok renkli görüntüler çıkmaktadır. Burada görmeniz gereken belki de hemen her gezginden sıkça adını duyduğunuz Mostar Köprüsü. Anlatıldığı kadar muazzam olduğuna gittiğinizde canlı bir şekilde şahit olacaksınız.

4-Karadağ

Karadağ turu kapsamında ilk önce filmlere konu olan gece hayatıyla ünlü Budva karşınıza çıkacak fakat Karadağ coğrafyasında çok daha fazla güzelliğin bulunduğunu çok zaman geçmeden anlayacaksınız. Görülmeye değer plajlarıyla ünlü olan bölge Balkanlarda en çok turist çeken bölgelerden biri konumundadır.

5-Arnavutluk

İtalya ve Osmanlı’nın izlerini barındıran iki apayrı medeniyete ev sahipliği yapmış, Balkanların samimiyetini de içine katarak karşınıza çıkmış bir ülkedir Arnavutluk. Uzun kumsalları size güvenli ve oldukça ucuz bir tatilin kapısını aralayacak ve Türkiye’ye dönmek istemeyeceksiniz eminiz!
Lezzetleriyle sizlere kucak açan Arnavutluk’ta Türk mutfağını kolayca bulabilecek hatta Türkçe konuşan bir çok esnaflara şahit olacaksınız.

Kategoriler
Gezilecek yerler

ROMA’DA KESİNLİKLE GEZİLMESİ GEREKEN YERLER

Gezilecek yerleri ve kültürel tarihiyle seyahat severleri büyüleyecek olan Roma, birçok turistik bölgeyi de sahip olduğu güzelliklerle geride bırakmaktadır.

Roma turları gerçekleştirilirken neden bu bölgeyi seçmeliyim diye soracak olursanız 2800 yıllık tarihi kültürü sokaklarında gezerken derinden hissedecek olmanız en büyüklük nedenler arasında gösterilebilir. Bu bağlamda İtalya turları arasından Roma bölgesini seçecek olanlara hangi bölgeleri gezmeleri gerektiğini ve nedenlerini sıralamış bulunmaktayız. Detaylar yazının devamında sizleri bekliyor!

1-Kolezyum

Roma’ya giden arkadaşlarınızın anı albümlerinde sık sık gördüğünüz Kolezyum gezilecek bölgelerin başında yer almayı oldukça hak edecek bir tarihe sahip. Bu yapının ismini girişte bulunan Colossus Neronis Heykeli’nden aldığı söylenmektedir.
Çok eski zamanlarda gladyatör dövüşleri, tiyatro oyunları gibi birçok amaçla kullanılmış olan bu yapı özellikle yaz aylarında girişte çok uzun kuyruklar oluşturacak bir güzelliğe sahiptir. Bu nedenle uzun bir vakit ayırmanız gereken Kolezyum gezinize tatilinizin bitişinde yer verebilir ya da gider gitmez vakit ayırabilirsiniz. Roma’da görmeden dönmemeniz gereken yerler arasında yer alan Kolezyum’da alternatif turlar da sizi beklemektedir.

2-Roma Forumu

Kolezyum’un oldukça yakınlarında bulunan Roma Forumu imparatorluğun ticari ve kültürel merkezi olarak kullanılmıştır. Sonraları pek çok dini yapı, anıt ve yönetim binası bu yapının içine inşa edilmiş olup devletin idari yönetimine yakından görebilme şansına sahip olunmuştur. Yapılan kazılarda da bu bölge içinde birçok tapınak bulunmuş olduğundan Roma’nın dini tarihine yakından tanık olunmuştur. Arkeolojiyi sevenler için bulunulmaz bir fırsat olan Roma Forumu’nu mutlaka gezin!

3-Navona Meydanı

Roma’nın şehir kültürünü görmek isterseniz Navona Meydanı’nda bulunan kafelerde oturup dinlenmek oldukça keyifli olacaktır. Stadyum yerine inşa edilen bu meydanda da tarihin izlerine sıkça rastlayacaksınız. Ayrıca meydanda bulunan kafelerde Roma kültürüne özgü yiyecek ve içeceklerin tadına bakabileceksiniz. Pizza gibi kültürel bir yemeğin hasını yiyebileceğiniz Navona Meydanı’nda Türk mutfaklarını da bulabileceksiniz, merak etmeyin!

4-Trevi Çeşmesi(Aşk Çeşmesi)

Poli Sarayı çevresinde bulunan aşk çeşmesi deniz teması işlenerek yapımına başlanmıştır. Rivayet o ki bu çeşmeye sağ elinizle sol omzunuzun üzerinden para attığınızda para atanların dilekleri kabul olurmuş. İnanmıyor olabilirsiniz fakat havuzdaki paraların yoksullara yardımda katkı sağladığını unutmamanızda yarar olacaktır. Bu nedenle, inanmasanız dahi belki para atarak yoksullara destek olabilirsiniz!

5-İspanyol Merdivenleri

Aşk Çeşmesi’ne yakın olan bu merdivenler Romalı halkı için bir buluşma noktası sayılmaktadır. Sevgililerin ve çiftlerin ilk buluşma noktalarından biri olan İspanyol Merdivenleri’nde oldukça güzel görüntülere şahit olacaksınız, eminiz! Ayrıca bu nokta kentin en önemli alışveriş caddesine açılmaktadır. Alışveriş yapacak seyahat severler bu noktaya ulaştıklarında birbirinden güzel parçaları valizlerine ekleyebileceklerdir.

6-Villa Borghese

1700 dönümlük alanıyla Romanın değil Avrupa’nın en geniş kent parklarından sayılmaktadır. Tarihin arasında yeşeren doğanın dinginliği sizi oldukça mest edecektir. İçerisinde birde Roman Hayvanat Bahçesi bulunmaktadır. Çocuklarınızla gelebileceğiniz tatilinizde mutlaka görülmesi gereken yerler arasında olan Villa Borghese’da yüzlerce hayvan çeşidine şahit olacaksınız! Hem siz hem de çocuklarınız çok eğlenecek!

7-Aziz Petrus Meydanı

Roma’nın en büyük 4 bazilikasından biri olan Aziz Petrus Meydanı’nı anlatmak ile ifade edemeyeceğimizi düşünüyoruz. Avrupa turları kapsamında Roma’da kesinlikle görülmesi gereken meydanlardan biri olan bu mekâna papanın konuşma yaptığı gün ve yılbaşı günlerinde ilgi bir hayli artmaktadır. Ayrıca meydan çevresinde de 2 adet ünlü ve kültürel çeşme bulunmaktadır. Tatiliniz bu özel günlere denk geliyor ise buradaki kalabalığın kültürünü yakından görecek ve festivallerde doyasıya eğlenebileceksiniz!

Kategoriler
Gezilecek yerler

İSTANBUL’DA GEZİLECEK YERLER LİSTESİ

İstanbul geçmişle geleceğin en güzel sentezlendiği hatta bazı mekanlarında geçmişin tamamen yaşandığı şehirlerimizin başında gelir.

Metropol şehir olması ve bu kadar tercih edilmesi de bundan ileri gelmektedir. Sokaklarından akordeon sesleri yükselirken ağaç dallarını çiçekler ve kuş cıvıltıları donatır, sokak lezzetleri birden çok medeniyete ev sahipliği yapmış caddelerinde yenir ve en güzel şiirler manzarasında yazılır. Tam anlamıyla İstanbul’u gezmek istiyorum diyenler için düzenlediğimiz yazıda o kadar güzel duraklar önereceğiz ki 3-4 gün konaklamanız gerekecek ve İstanbul otellerinin baş döndüren konforunda dilerseniz deniz manzarası dilerseniz de şehir manzaralı odalarda rahatlıkla kalacaksınız. Konaklanan bu kadar güzel sokaklar bir o kadar anlamlı ve tarih kokarken gelin beraber listemize göz atalım!

1-Eminönü

İstanbullu akrabalarınızdan duyduğunuz ‘Burada pahalı Eminönü’nden alırız’ dedikleri yer tamda burası. İçerisinde barındırdığı Arnavut kaldırımlı sokakları, Kapalı Çarşı ve Mısır Çarşısı’nın Osmanlı izlerini barındıran mistik görüntüdeki zarafeti ve tabi ki Eminönü Balıkçıları. Durağınız Eminönü olacaksa mutlaka aç gelin ki Osmanlı motifleriyle süslenmiş sandallarda balık ekmek ve turşu ikilisinin tadına bakın. Sonrasında lokmacılar, Osmanlı macunu ve alışverişi sonuna kadar samimiyetli yapabileceğiniz sokakları keşfedeceksiniz.

2-Dolmabahçe Sarayı

Bir zamanlar Osmanlı gemilerinin demirlendiği alan niteliğinde kullanılan Dolmabahçe Sarayı sonrasında Atatürk’ün yaşayıp hayata gözlerini yumduğu İstanbul’un en duygu yüklü ve ihtişamlı sahiline sahip mekanlarından biridir. Müze haline getirilen sarayın içerisinde bulunan cafelerde manzaraya karşı keyifle çay içip manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Köklü tarihimizin şanlı kurucusunun yaşadığı yeri görmek gezi kapsamında oldukça bilgilenmenizi sağlayacaktır.

3-Fatih Korusu

Eski adıyla Otağtepe diye bilinen korudan Fatih Sultan Mehmet ve Boğaziçi Köprüsü’nün zarafetlerine şahit olabilirsiniz. Misafirlerin fotoğraf çektirmek ve manzarayı doya doya izlemek için geldikleri uğrak noktaların başında gelir.

4-Beyoğlu- Taksim- İstiklal Caddesi

Birbirinden ayrılması imkansız olan 3 mekanı tek çatı altında toplamamızın sebebi eğlence mekanlarını kalplerinde barındırmalarıdır. İstanbul’a gelip taksim cafelerinde oturmamak yada Beyoğlu’nun salaşlık içerisindeki asil havasını içine çekmemeniz olmaz. Hem Taksim’e gitmişken burada bulunan birçok kiliseye gidip mimari yapılarını da görmüş olacaksınız.

5-Galata Kulesi

Aşıkların Galata’ya beraber çıktıklarında bir daha asla ayrılmayacakları rivayetiyle ve tarihi önemiyle yılın her mevsimi ziyaretçi akınına uğrayan kuleye çıkmanızı mutlaka öneriyoruz. Tarihinde birçok badire atlatıp zarafetini İstanbul’dan esirgememiş Galata Kulesi’nde manzara fotoğraflarının en güzeline imza atacağınıza eminiz.

6-İstanbul Boğaz Köprüsü

Boğazın iki yanını birbirine bağlayan köprü manzarasının en güzelini Ortaköy veya Yeniköy mevkilerinden görebilirsiniz. Işıl ışıl manzarasında akşam yemeği yemenin mutluluğu masadaki herkesin yüzüne yansırken Ortaköy’e gittiğinizde waffle ve kumpir yemeyi unutmamalısınız. Şehrin neredeyse en iddialı kumpirleri bu semtte. Patates kaşar uyumunu sevenler listelerine manzaranın şıklığını eklediğinde hafızalardan silinmeyecek bir tablo sizlerin olacak!

7-Rumeli Hisarı

Osmanlı zamanında yapılan kalelerle kaplı Rumeli Hisarı o dönem Anadolu Hisarı’ndan halat çekmek için yapılmış. Tarihte amaca hizmet ettikten sonra da bugün en güzel manzaranın izlendiği ve Pazar kahvaltılarının edildiği bir mekan olarak karşınıza çıkacak. Pazar sabahınızı Rumeli Hisarı’na ayırdığınızda ne demek istediğimizi net bir şekilde anlayacaksınız.

8-Balat

Zarif ve ihtişamlı tarihi güzelliklerden boyalı kapılar ve restore edilmiş tahta evler arasında kendinizi bulmak isterseniz Balat renkli yüzünü sizlere gösterecek. Sokak aralarında bulunan birbirinden şık küçücük cafelerde kahvenizi yudumlarken en renkli fotoğrafların baş kahramanı olacaksınız. Ayrıca sahilinde sokak lezzetlerini sevenler için nohut pilav ikilisini günün her saati barındıran salaş ama sevimli bir yapıya sahiptir

Kategoriler
Gezilecek yerler

ALAÇATI’DA GEZİLECEK YERLER LİSTESİ

Rengarenk taş evlerle dolu daracık sokaklara sahip kendisi küçük ünü büyük Alaçatı, sadece yerli değil aynı zamanda yabancı binlerce turistin gözde beldelerinden biridir.

Ege turu kapsamında gerçekleştireceğiniz Alaçatı turunda birbirinden renkli günler geçireceğiniz bir tatil yaşayacaksınız. Sizlere gezmeniz gereken yerlerden önce biraz şirin ve ilgi odağı beldenin tarihinden bahsedecek olursak antik dönemde asıl ismi Agrillia imiş. Sonrasında Osmanlı Devleti’nde Alacaat isimli aşiretin eline geçen bölge günden güne değişikliğe uğrayarak bugün Alaçatı olarak karşımıza çıkıyor.

İzmir’e bağlı bir belde olan Alaçatı’nın bu kadar ünlenmesi ve keşfedilmesi 1900’lü yıllarda bölgeye gelen sörfçülerin rüzgarına kapılmasından ileri gelmektedir. Yılın 330 günü rüzgarlı olan bölge bu keşiften sonra begonyası ve beyaz badanalı mavi ahşap panjurlu evleriyle her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turistin ilgi odağı olmakta. Gittiğinizde hangi sokaklarını gezip nerelerde yemek yemeniz gerektiğiyse yazımızın devamında saklı!

1-Alaçatı Yel Değirmenleri

Yılın yaklaşık 330 gününü rüzgarlı geçiren Alaçatı’da 500 ile 1000 yılları arasında yapılmış dönemin teknoloji harikası olan dev yel değirmenlerini görmeden geçmemelisiniz. Beledi’nin aslına çok yakın şekilde restore ettiği bazılarına ise hiç müdahale edilmeyen değirmenlerin 12 beyaz sütunlu olanı oldukça ilgi çekici bir görüntüye sahip. Tepede bulunan değirmenlerin yanında gün batımı kahvenizi yudumlamak isterseniz yada en güzel fotoğraflarını arşivlemek isterseniz Yel Değirmenleri mükemmel bir seçim olacak.

2-Alaçatı Evleri

Tarihinde Rumları barındırmış olmasının verdiği taş ev görüntüsüyle sizleri karşılayacak olan Alaçatı, her yanından sarkan mor, pembe begonyalarıyla da ünlüdür. Arnavut kaldırımlı dar sokak aralarında fotoğraf çekmekten yürüyemezken bazı taş evlerin butik otel olarak kullanıldığını da göreceksiniz. Bu mekanlarda konaklamak tarihi kültürü yakından hissetmenize sebep olacağı gibi ısı yalıtımı ve dayanıklılık konusunda oldukça iyi olan özel bir taş sayesinde yapılmış evlerin nasıl günümüze kadar geldiğini de anlamış olacaksınız. Sokakların her yanında açılmış olan çiçekleri izlerken rüzgarın yüzünüzü tatlı tatlı okşaması mükemmel tatilinizi daha da kusursuzlaştıracak. Fotoğraf tutkusu olanlar altın değerinde sokaklara sahip olduğunu da hatırlatmamıza gerek yok sanırım.

3-Kemalpaşa Caddesi

Dostlarınızın fotoğraflarında gördüğünüz kalabalık sokak ve mekanlardan dolup taşan insanlar Alaçatı’nın namıyla ün salmış Kemalpaşa Caddesine ait! Yerli ve yabancı turiste birçok farklı alternatif sunan bu caddede yemyeşil ağaçların mavi cam kenarlarıyla birleşimini görürken, markalaşmış mekanlarda oturup leziz Ege yeklerinin tadına da bakabileceksiniz. Mavi ve beyaz tahta masaların uyumu Arnavut kaldırımlarıyla birleştiğinde Türkiye’de değil bambaşka bir coğrafyadaymış gibi hissedeceksiniz. Mavi pötikareli kumaşların masalarınıza serilip en güzel servislerin açılacağı mekanlarda keyifli sohbetler edebilirsiniz.

4- Alaçatı Port

Tatilinizi daha da mükemmelleştirmek ve denizin eşsiz maviliğiyle iç içe olmak için harika mekanlardan biri olan Alaçatı Port misafirlerine sosyalleşmek için birden çok alan sunduğu gibi eğlencenin hız kesmediği dinamik gece hayatını da beraberinde getiriyor. Dönemin popüler gece kulüplerini bünyesinde barındıran marinadaki zarif yatların denizle birleştiği görseli izlemenin huzuru iş yorgunluğunuzu alıp götürürken kokteyl menüleri de damaklarınızı şenlendirecek cinsten olacak.

5-Hacı Memiş Sokağı

Alaçatı sokakları yazın oldukça kalabalık ve farklı yüzleri bünyesinde barındıran atmosfere sahip oluyor. Tabi her sokak renkli olduğu gibi Hacı Memiş Sokağı da renkli fakat diğerlerinden daha nezih bir havayla sizleri kucaklıyor. Sakinlikte ruhunu dinlendirmek için nokta atışı olacak bu sokakta keyifle oturup dostlarınızla hatıralarınıza bir yenisini ekleyeceksiniz.

6- Alaçatı Pazarı

Alaçatı dendiğinde gece hayatı, yemek mekanları, kumrusu, boyozu oldukça iştah açıcı hayaller oluştururken Ege’de olduğunuzu ve bu coğrafyanın yeşilinde kendini kaybedecek kadar bol çeşit bulunduğunu bilmek yararınıza olacaktır. Alaçatı pazarında organik ve mis kokulu yeşilleri bulacağınız gibi damla sakızının has kokusunu da içinize çekeceksiniz. Enginar ve diğer türevleri Pazar çantanızda hemen yerini alacak!

Kategoriler
Gezilecek yerler

ÇEŞME’DE GEZİLECEK YERLER LİSTESİ

Şifalı sıcak sularının yanı sıra güneşin ve berraklığın kavuştuğu Çeşme, Türkiye’nin gözde tatil beldelerinin başında gelir.

Ege turları kapsamında yapacağınız en güzel gezilerden birisi şüphesiz ki Çeşme turu olacaktır. Güneşin sarısını mutluluğunuzdan esirgemeyen havası, meltem rüzgarının en güzelini denizin üzerinde gezdirirken tatil sonunda tamamen yenilenmiş olacaksınız. Gecesi ayrı gündüzü ayrı Çeşme’de gece kulüpler ve publarda zamanın durmasını isteyecek kadar eğlenirken gündüz meşhur kumrusunun lezzetiyle damaklarınızı şenlendireceksiniz. Kilisesi, plajı derken Maldivler’in Türkiye versiyonu olmaya aday şirin tatil beldesine gelin daha yakından bakalım ve merceğimizi gezmeniz gereken en güzel rotalara çevirelim!

1-İlk Olarak Dillerden Düşmeyen Ilıca Plajı

Ilıca plajından bahsederken denizin içinde kaynamaya devam eden termal sularının sizi beklediğini belirtmek isteriz. Adını buradan alan plaj altın rengi kumuyla da daha göz alıcı bir hale gelmektedir. Tarihsel açıdan bakacak olursak da on iki iyon kolonisinden biri olan Çeşme, en batısında bulunan bölgeye bu ismi vermiş. Yani tatilinizi zevk-i sefa içinde sürdürürken tarihle de bütünleşmiş olacaksınız.
İki kilometre uzunluğunda olan Ilıca Plajı, sığ bir deniz yapısına sahip olmasından dolayı çocuklarınızla suda korkmadan vakit geçirebilme imkanı da sunacak.

2-Boyalık Plajı

Boyalık plajı 5 kilometrelik uzunluğuna birçok tesis ve koy sığdırmış durumda. Örneğin rüzgardan etkilenmeyen sizin bildiğiniz isimle Ayayorgi Plajı ama aslında ‘sakin plaj’ olarak adlandırılan koyda en güzel tatil anılarını biriktirebilir cafe ve restoranlarda lüks yemekler yiyebilirsiniz.

3-Büyük Liman, Şifne, Paşa Limanı

Çeşme’de tatil yapma planları oluştururken konaklama konusunda en güzel lokasyonlar başlıkta saydığımız bölgeler olacak. Toplu konaklama ve kiralık evleri içerisinde barındıran limanlar Ilıca merkeze beş kilometre uzaklıkta. Dolmuşlarla rahat ulaşım imkanı sunarken konforlu oteller veya butik mekanlarda dinlenmenin keyfini çıkaracaksınız.

4-Eşek Adası

Tarihte ilk ismi Goni olan ada, Çeşme’nin en temiz koylarını içinde barındırmanın haklı gururunu yaşıyor. Rüzgardan etkilenmeyen havası sebebiyle su altı ve üstü sporlarına oldukça yatkın olan ada Milli Parklar kapsamında olup korunduğu için konaklama imkanınız bulunmuyor fakat günlük yat turları içerisinde göreceğiniz en güzel manzarayı sizlere sunuyor. Çeşme’ye 1 saat olan adaya hazır gitmişken Mavi Koy’u görmenizi de tavsiyelerimiz arasına ekliyoruz.

5-Çeşme Kalesi

Çeşme’de her yıl gelenek haline gelen müzik yarışması ve Çeşme Festivali’ne kapılarını açan Çeşme Kalesi İkinci Beyazıt zamanında yaptırılmış. Dikdörtgen formunda yapılan kalede üç yanında bulunan hendekler oldukça ilgi çekici gözüküyor. Denize oldukça yakın olan kaleye çıkıp tarihle denizin mavisini buluşturmanız oldukça mümkün.

6-Dalyan Ve Sakızlı Koy

Demiştik Çeşme’nin plajları ve koylarıyla nam saldığını. Bu çerçevede gezip güneşin sarısında güneşlenmeniz gereken alanlardan birisi de Dalyan ve Sakızlı Koy. Tatile geldiniz ama yerel hayatı, gündelik işleyişi görüp deneyimlemek içi mükemmel bir atmosfer sunan koylarda tatilinizi devam ettirebilir balıkçı kasabasını andıran merkezinde konaklayabilirsiniz. Birçok otel ve doyulmaz güzelliğiyle koylar hizmetinizde olacak.

7-Kervansaray

Kanuni zamanında yapılmış 1508 tarihli Kervansaray içerisinde barındırdığı palmiyeler ve tarihine uygun ışıklandırmalarıyla restoran, alışveriş merkezi tarzında hizmet verdiği gibi otel imkanı da sunuyor. Taş odalar arasında havanın sıcaklığına karşın serin şekilde dinlenmek isterseniz en güzel tercihlerden biri olur bizden söylemesi!

8-Çeşme Arkeoloji Müzesi

Çeşme’nin tarihi güzelliklerini görmek için mükemmel bir seçim olacak Çeşme Arkeoloji Müzesi, Kalemburnu ve Alaçatı bölgelerinden çıkan bulguları bünyesinde barındırıyor. Toplamda 447 eser bulunduran müze meraklısına ve incelemeyi seven tüm misafirlerine kucak açıyor. Yazın hem deniz tatili yapmak hem de öğrenmeyi ve keşfetmeyi elden bırakmamak için muazzam bir noktada olacaksınız.

Kategoriler
Gezilecek yerler

ESKİŞEHİR’DE GEZİLECEK YERLER LİSTESİ

Yurtiçinde gezilecek yerler arasında hızla yükselen değerlerden biri olan Eskişehir, binlerce öğrencinin aydın görüşleriyle bezenmiş bir kent profili çiziyor.

Eskişehir turu yaptığınızda göreceksiniz ki yemyeşil çimenler, Porsuk Çayının şehri adeta ikiye bölen mükemmel görüntüsü ve daha nicesiyle şehir İç Anadolu’nun yükselen değeri olmayı fazlasıyla hak ediyor.

Birbirinden güzel sokaklarında gezerken öğrenciler arasında ruhunuzu daha da gençleştirmek ve canlı müzik seslerinin her cafe arasında ahenkle süzüldüğünü görmek kendinizi oldukça iyi hissetmenizi sağlayacak. Türkiye’nin en renkli coğrafyalarından olan ve kendini günden güne geliştiren Eskişehir’i gezeceğiniz zaman uğramanız gereken noktaları sizler için derledik. Püf noktaları yazının devamında bulacak ve daha gitmeden öğrenci şehrine aşık olacaksınız!

1-Odunpazarı Evleri

Eskişehir’in en eski yerleşim yer olan Odunpazarı eski görüntüsünü misafirlerine asla hissetmiyor çünkü bu bölgede yapılan restorasyon işlemleriyle kendini günden güne tarihini koruyarak yeniliyor. Birbirinden renkli ahşap konaklar arasında gezerken Arnavut kaldırımlarıyla döşenmiş sokaklarda en güzel fotoğraflara sahip olacaksınız. Geniş bir bölgeye yayılan Odunpazarı içerisinde gezmekten acıkan mideler için yoğurtlu köfte tadılacak lezzetler arasında olacak.

2-Adalar Bölgesi Ve Porsuk Çayı

İlk bakışta Prag şehrini andıran bu bölge emin olun unutamayacağınız anılar arasında en yüksek dereceden giriş yapacak. İç Anadolu’da deniz sefası sürülmez diye düşünenleri utandıracak güzellikteki Porsuk Çayı’nın içinde bulunan gondollarda turlara katılabilir ve Adalar bölgesinde çaya karşı olan cafelerde keyifli saatler geçirebilirsiniz. Doğal güzelliği yoğun olduğu kadar kültürel değeri de yüksek olan Eskişehir’de birçok kitap cafede çok güzel zamanlarda geçirebilirsiniz. Dinamiğine uygun restoranlarda en güzel yemeklerinizi yerken akşam bir bakacaksınız her yer canlı müzik sahnesi ve notalar kendiliğinden yükseliyor olacak!

3-Sazova Bilim, Sanat Ve Kültür Parkı

Park bakımında oldukça zengin olan Eskişehir’in en bilindik ve büyük parkı kuşkusuz Sazovadır. Osmangazi Üniversitesi ve Kütahya Yolu’nun üzerinde konumlanmış parkta tam anlamıyla gezecek olursanız tam bir gününüzü ayırmanız gerekir. İçerisinde bulunan masal şatosu, su altı dünyası, Sabancı Uzay Evi, Hayvanat Bahçesi gibi faaliyet alanlarıyla birçok güzel etkinliği bir arada yaşayacaksınız. Hele hava güzel ve peyzajı mükemmel yapılmış parkın çevresindeki ördekleri görüyorsanız ayrılmak istemeyeceğinize eminiz. Korsan Gemisini de içinde barındıran parkta gölette bulunmaktadır.

4-Atlıhan El Sanatları Çarşısı

Şehrin bir diğer turistik noktası da Atlıhan El Sanatları bölgesidir. Mükemmel bir restorasyonun ardından han olarak kullanılan mekan bugün dükkanların olduğu bir alışveriş noktası haline gelmiş bulunmaktadır. İçerisinde bölgenin en meşhur taşı olan Lületaşının en güzel formlarını takı ve süs eşyası şeklinde satın alabilecek ve bir diğer el sanatı olan cam sanatlarına da yakından şahit olabileceksiniz.

5- Kentpark

Eskişehir’de parkların yoğunluğu ve güzelliğinden bahsetmiştik. Bunlardan bir diğer de otobüs terminalinin hemen karşısında bulunan Kentpark! İhtişamlı giriş kapısı, geniş alana yayılan yemyeşil arazisi ve genişliğine yakışır büyüklükteki göletiyle büyülü bir ortamın içinde olacaksınız. Ayrıca bu parkın bir diğer özelliği yapay plaja sahip olması. Yazın iş yoğunluğundan kendini sahil kenarına atamayanlar için oluşturulan plajda kumdan şezlonga kadar her şey olması gerektiği gibi!

6-Doktorlar Caddesi

3-4 gün yapacağınız Eskişehir turunda en meşhur mekanlarda çibörek yiyip, gece hayatını gençler arasında dinamik şekilde yaşarken gündelik hayatı yakından gözlemleyeceğiniz en mükemmel nokta Doktorlar Caddesi olacak. Şehrin sembollerinden biri haline gelen tramvay sokağın ortasından geçip kendine yer bulurken en güzel mağazalarda alışveriş yapacaksınız. Ayrıca bu cadde direkt Adalar’a çıkıyor bilmiş olun.

Kategoriler
Gezilecek yerler

PHUKET’DE GEZİLECEK YERLER LİSTESİ

Beyaz kumsalı, büyüleyici doğası, turkuaz denizi, bitmeyen gece hayatı ve ihtişamlı tapınakları ile herkesi cezbeden yerdir Phuket…

Yurtdışı turları kapsamında seçeceğiniz Phuket turu bambaşka bir dünyanın kapısını aralamanızı sağlayacak. Çok farklı ve tropikal bir coğrafyada olan Pkuhet’in Andaman denizi kıyısına konumlanması da mükemmel bir kum ve denize sahip olmasını sağlıyor. Son yıllarda özellikle balayı listelerinde başta olan ada doğal güzelliğinin yanında daha önce görmediğiniz meyvelerin tadına bakmanızı da sağlayacak.

Birbirinden kusursuz kültürel bölgelerini gezerken zaman o kadar hızlı akacak ki tatilinizin bitmesini asla isteyeceksiniz. Gittiğinizde adanın her güzelliğini görüp nimetlerinden faydalanmak için önceden belirleyeceğiniz rota hakkında fikir almak isterseniz de en güzel öneriler yazının devamındaki başlıklarda saklı. Hadi beraber göz atalım!

1-Maya Bay(Phi Phi Adaları)

Eğlence hayatının oldukça renkli olduğu, geceleri zamanın nasıl geçtiğini anlamayacağınız, çok farklı bir kültürde değişik lezzetler tadacağınız bir coğrafyada olacaksınız. Vizesiz gidilen ülkelerden biri olan Tayland’ın göz bebeği Phuket’te hafızalardan silinmeyecek yeni yerler keşfederken ilk durağınız Phi Phi Adaları olmalı. Adanın en turistik yerlerinden olmasının yanı sıra pitoresk manzarasını da bünyesinde barındırıyor ve muhteşem doğa güzelliğiyle ünlenerek 2000 yapımı ‘The Beach’ filminde en güzel sahnelerin çekildiği bölge olarak karşınıza çıkıyor.

2-Patong Plajı

Phuket geziniz için liste oluştururken başa eklemeniz gereken yerlerden birisi Patong Plajıdır.  Jet-ski ve dalış gibi sporları kolaylıkla ve keyifli gerçekleştireceğiniz alanda sınırsız eğlenceyi de beraberinde yaşayacaksınız. Uzun plajı içerisinde barındırdığı restoran, cafe ve barlarla balayı yada dostlarla gittiğiniz tatilinizde mükemmel zamanlar geçireceksiniz.

3-Karon Plajı

Canlı kalabalıkların buluştuğu ve çok farklı toplumların tatil için tercih ettiği Phuket’te yer alan Karon Plajı diğer bölgelere nazaran daha sakin bir ortam sunuyor. Aile tatili yapacak misafirlerin daha sık tercih ettiği bu alanda birbirinden lüks otel ve restoranlara da rahatlıkla ulaşacaksınız. Bembeyaz kumsalın üzerinde gezinirken leziz kokteyller yudumlamaya kim hayır diyebilir ki?

4-Big Buddha

Ada’nın semboli haline gelen Big buddha modern sanat örneklerinden birisi. Kültürel faaliyetleri arttırmak amacıyla yapılan bu heykel amacına ulaşmış gözüküyor çünkü merak edeni oldukça fazla. Kusursuz manzarayla modern kültürü birleştirmek isterseniz rotanız Big Buddha olmalı!

5-Wat Chalong Tapınağı

Budist tapınağı olan Wat Chalong, iç dizaynı ve mimarisiyle büyüleyici atmosferin içinde olmanızı sağlayacak. Hele ki farklı dinlerin kültürünü merak ediyorsanız kesinlikle doğru adrestesiniz. Phuket’te bulunan 29 tapınağın en görkemlisi olma ünvanını başarıyla taşıyan Wat Chalong, ücretsiz girişleriyle ince ayrıntıları yakından izleme fırsatı sunuyor.

6-Phuket Town

Ada’nın kalbi neresi diye soracak olursanız kesinlikle Phuket Town! Tapınak, müze ve mağazaları içinde barındıran bu bölge dostlarınıza hediyeler almak içinde mükemmel bir alan niteliğinde. Yerli halkın turistlere kucak açtığı ve birbirinden lezzetli sokak lezzetlerini veya mükemmel ana yemekleri tatmanız için muazzam bir nokta. Eski binalarda eşsiz zamanlar geçirmenin keyfi tatilinizden sonra da uzun uzun konuşulacak cinsten.

7-Phuket Fantasea

Fuarlardan çeşitli yemeklerin sergilendiği mükemmel restoranlara kadar birçok güzelliğin bulunduğu Phuket Fantasea, tamamen festival havasında gerçekleşiyor ve ilüzyon gösterileri, eğitimli fillerin şovlarıyla daha da renkleniyor. Tay yemeklerinin tadına bakıp muazzam vakit geçireceğiniz bu bölgeye uğramanız tavsiyelerimizin en üstünde yer alıyor.

8-Phuket Akvaryumu

Mavinin her tonunu birbirinden çeşitli balıklarla sergileyen Phuket Akvaryumu Panwa burnu sonunda yer alıyor. Çocuklarınız için oldukça eğitici ve keyifli olacak akvaryumda yetişkinlerde bir o kadar eğleniyor ve daha önce duymadıkları balık türlerini keşfe çıkıyor. Buraya kadar gelmişken akvaryumu görmeden dönmemelisiniz.