Avrupa’nın en çok turist çeken şehirler listesinde yer alan Lizbon, MÖ 1200’lü yıllara dayanan bir tarihe sahiptir. Bu yüzden de gezdiğiniz her nokkta sizi adeta büyüleyecektir.
Avrupa turu kapsamında mutlaka gitmeniz gereken noktalardan biri Lizbon’dur. Bugün dünyanın pek çok noktasından Lizbon turu düzenlendiği gibi ülkemizden de tur programları kapsamında buraya geziler düzenlenmekte. Lizbon tarihi dokusu ile ender görülebilecek olan şehirlerden. Tıpkı İstanbul gibi yedi tepe üzerine kurulmuş olan şehir iki yakanın köprü ile birleştirilmesinden oluşturulmuştur. Avrupa gezisi kapsamında nereye gitmeliyim acaba diye düşündüğünüzde kesinlikle burayı tavsiye edebilirim. Bir diğer önemi ise dünyanın en zengin şehirlerinden birisi olması. Bu nedenle de seyahat severlerin her zaman ilgisi olmuştur. Lizbon bilindiği üzere Portekiz’in başkenti ve bu makalemizde bu şehre geldiğiniz de nereleri gezebileceğinize dair bir paylaşım yapmak istedik. Lizbon gezisi sırasında konaklama yapabileceğiniz mekan sayısı çok fazla bölge oluşturulmuş olan bu mekanlardan her birisi de tavsiye edilebilir.
Lizbon Gezilecek Yerler
Lizbon Avrupa’nın batısında yer alıyor. Atlas okyanusunun kıyısında olması renkli atmosferi de beraberinde getirmiş. Şehrin içerisinden tarihi tramvaylar geçiyor. Şehirde gezerken taş kaldırımlı sokaklar sizi mimarisiyle de büyülüyor.
Peki, bu şehre gittiğiniz de nereleri gezebilirsiniz?
Belem Kulesi
Belem kalesi Portekizli kâşif olan Vasco De Gama anısına yapılmış. Mimarisinde gotik izleri taşıyan kule oldukça gösterişlidir. Belem bölgesinin sembolü olarak da bilinen bu kuleyi her yıl binlerce turist ziyaret ediyor. Kule UNESCO dünya mirası listesine alınmış. Kulenin yapılış amacına baktığımız da Tagus Nehri’nin ağzının korunması ve burada yakalanan savaş suçlularının da burada tutulmasını amaçlıyordu günümüzde her ne kadar ziyaret amaçlı kullanılıyor olsa da eski dönemlerden kalan topları burada görebilmek mümkün.
Sao Jorge Kalesi
Kalenin özelliği tüm Lizbon’u panoramik olarak ayaklarınızın altına sermesi. Burası Lizbon’un en yüksek tepesi olarak biliniyor. Şehirde en çok turist ağırlayan bölge neresi derseniz burayı örnek olarak gösterebilirim. Yapılış tarihi M.Ö.6 YY. İberler ve Keltler tarafından yapılarak kullanılmış. Tarihi dokusu görülmeye değer ancak Lizbon’u tam olarak tepeden izlemek istiyorsanız burası ideal bir kale.
Jeronimos Manastırı
Jeronimos manastırı şehrin önemli simgelerinden bir tanesi. Belem bölgesinde yer aldığı içinde ziyaretçi bakımından bir hayli zengin. Manastırın mimarisine bakınca Belem Kulesiyle aynı şekilde gotik bir mimari tercih edilmiş olduğunu görüyoruz. Burası Manuelin mimarisinin en tipik örneklerinden birisi olarak gösteriliyor. Şu an manastır UNESCO dünya mirası listesinde yer alıyor.
Alfama Bölgesi
Alfama bölgesi Lizbon tarihinin en eski mahallelerinden birisi olarak biliniyor ve geçmişi yaklaşık olarak 12. YY kadar gider.1755 depreminde şehrin diğer yerlerinin yıkılmasına karşın Alfama bölgesi çok fazla zarar görmemiş bu nedenle de dayanıklı mimarisiyle günümüze kadar gelmeyi başarabilmiş. Büyüleyici ve etkileyici bir mimariye sahip şirin evler burada dikkatinizi çekebilecek özellikte.
Santa Justa Asansörü
Asansör 1900’lü yıllarda inşa edilmiş o zaman ki teknlojiyi düşünürseniz bugün bir hayli başarılı olduğunu anlarsınız. Yapılmasının amacı ise Baixa ve Bairro Alto adındaki iki bölgenin birbirine bağlanmasını sağlamak. Lizbon için bir değerlendirme yapacak olursak yokuşu bol olan bir şehir dolayısıyla ulaşımın daha kolay hale getirilmesi için bu asansör tasarlanmış. Şu an asansör turistik gezilerde şehrin manzarasının görülmesi için kullanılıyor.
Pedro IV (Rossio) Meydanı
Burası şehrin ana meydanı. Geçmiş zamanlardan bu yana mitingler ve gösteriler burada düzenleniyor. Hatta boğa güreşleri de bu meydanda yapılıyor. Kısacası burası için şu söylenebilir Lizbon’da ortak buluşma noktası ve turistler tarafından burası ilgi görüyor. Meydan Brezilya imparatoru Pedro’nun ismini taşıyor. Bu nedenle de Pedro’nun bronz heykelini burada görebilirsiniz.