Kategoriler
Gezilecek yerler Uncategorized

İstanbul’un Kalbi Beyoğlu & Taksim Gezilecek Yerler

Taksim gezilecek yerler listesine neler eklenmeli? İstanbul’un kalbi, buluşma yeri olan Beyoğlu ve Taksim; kültür, sanat, eğlence merkezi, yirmi dört saat yaşam noktası.

Herkesin kendine göre bir tanımı var Beyoğlu için. Taksim Meydanı’yla ilgili, herkesin farklı bir de anısı. Beyoğlu denilince, önce İstiklal Caddesi gelir hepinizin aklına sonra kalabalık. Her yerden, her semtten insan akın akın dökülür İstiklal’e.

İstiklal Caddesi’nde kalabalığa karışır, arkanızdan gelen tramvay sesini duyar ve kenara çekilirsiniz. Yol tramvayındır, kırmızılarını giymiş yanınızdan geçmektedir. Sanırım bu ülkenin değil dünyanın en karmaşık en kozmopolitan semti olan Beyoğlu ve çevresinde onlarca farklı insan, iş yeri, alış veriş merkezleri var.

Bir Türkiye mozaiği olan Taksim Meydanı, İstanbul’un buluşma yeri işlevini sürdürdüğü gibi tören ve protesto alanı olarak zaman zaman kullanılmakta.

Beyoğlu – Taksim Gezilecek Yerler

Gece veya gündüz hayatını en aktif şekilde yaşayan Beyoğlu ve Taksim Meydanı İstanbul’un en işlek eğlence mekânlarına sahip.

Beyoğlu’nun bir nevi giriş kapısı da denebilir. Taksim Meydanı’na gelmek için tramvaya binip Kabataş’a ulaştıktan sonra meydana çıkan finükülere binebilir ya da Kapalıçarşı’nın önünden 61B no’lu otobüsle gelebilirsiniz.

Taksim Meydanı aynı zamanda İstanbul’un diğer merkezi noktalarına göre önemli bir metro ağına sahip. İstanbul’un Avrupa yakasında kalan bir çok noktasından metro ile ulaşım sağlayabilirsiniz.

Taksim Meydanı

taksim gezilecek yerler taksim meydanı

Tramvayı, anıtı, kubbeli kilisesi, Hüseyin Ağa Camii ve İstiklal Caddesiyle İstanbul’un kalbi Taksim. Her semtin isim hikayesi olduğu gibi Taksim’inde hikayesi oldukça ilginç.

Boğaziçi coğrafyasında yaşayan insanların su ihtiyacını karşılayabilmek için civar semtlere su dağıtmak için bir depo yapıldı. O suyu dağıtmak, yani taksim etmek için küçük bir yapı inşaa edildi. İşte meydan adı o dönemde Galata–Beyoğlu suyunun “taksim edildiği” yani dağıtıldığı Taksim isminden geliyor.

Taksim, meydan olmadan önce, dar sokakların oluşturduğu, eski evlerin sıralandığı bir semt iken, meydan haline getirildikten sonra yıldızı parlıyor ve bugünkü görünümünü alıyor.

Meydanın ortasında yer alan Cumhuriyet Anıtı ve çevresi günümüzde tören merasimlerinin yapıldığı yer olarak kullanılıyor. Taksim Meydanı, İngilizler için Trafalgar Meydanı ne ise bizim içinde aynı rolde.

İtalyan sanatçı Pietro Canonica tarafından yapılan anıt heykeller, sadece Kurtuluş Savaşı zaferini değil, Cumhuriyet’in kuruluşunu da anlatıyor. Aynı zamanda meydan inanılmaz bir trafik bağlantı noktasını sağlıyor.

Taksim’e geldiğinizde İstanbul’un en önemli otobüs duraklarından biri The Marmara Oteli’nin tam karşısında yer almakta. Meydanın kuzey cephesinde yer alan caddeye ise Dünya’nın özeti diyebiliriz. Öte yandan meydana çok sayıda önemli cadde açılıyor.

Cihangir’e açılan Sıraselviler Caddesi, Gümüşsuyu Caddesi ve sadece yaya trafiğine açık olan İstiklal Caddesi sayılabilir. Her çeşit, otel, kafe, bar ve restorana ulaşım son derece kolay. Yürüme mesafesinde olan mekanlara ulaşabilir, tramvayla nostaljik bir yolculuk yapabilirsiniz. Gümüşsuyu Caddesi ise sizi Boğaz’a yani Dolmabahçe’ye ulaştırır.

Gümüşsuyu (İnönü) Caddesi

Taksim’den Dolmabahçe’ye inen yol üzerindeki İdris Ağa Çeşmesi ve bir zamanlar Askeri Hastane’nin yanındaki çeşmeye yukarıdaki “gömüş”ten yani su haznesinden gelirmiş su.

Zaman içinde “gömüşsuyu” “gümüşsuyu”na dönüşmüş. Gümüşsuyu gerek yapıları gerekse manzarasıyla İstanbul’un en seçkin caddelerinden biri. Caddenin Taksim’e bağlanan kısmı Ayaspaşa adıyla anılıyor.

Talimhane

Talimhane, Beyoğlu’nun çok kısa sürede büyük değişim geçiren önemli merkezlerinden. Binaları restore edilen Talimhane, tabela kirliliğinden kurtulduğu gibi caddenin çevre düzenlemesi yeniden yapıldı. Birçok dükkân, kafe ve otel hizmete girdi.

En az otuz beş otel sayabilirsiniz buradan, İstiklal Caddesi ve Taksim’e, yakınlığından ötürü bölgede konaklamak sizin için çok avantajlı. Çok sayıda otelin bulunduğu Talimhane’den aşağı doğru indiğinizde Tarlabaşı’na varıyorsunuz.

“Tarlabaşı, İstanbul’un Göbeği”

Tarlabaşı Bulvarı, İstiklal Caddesi’ne paralel olarak güneye, Haliç’e doğru gidiyor. Tarlabaşı’nın Taksim tarafında, İstiklal Caddesi ve Cihangir’de gördüklerinize benzeyen ama daha küçük eski evler var. Tarlabaşı Bulvarı 1980’lerde genişletilince yüzlerce tarihi ev yok oldu.

Tarlabaşı ve Dolapdere’nin arka sokaklarında birçok kilise var. Maalesef çoğu özel günlerinde dışında kapalı ve ayin yapılmıyor. Bazılarının içini sadece Pazar sabahları ayin varsa görebilirsiniz.

Cihangir ve Çukurcuma

Adını Kanuni Sultan Süleyman’ın oğlu Cihangir’den alan semt, İstiklal Caddesi’ne olan yakınlığından ötürü İstanbul’un gözde yaşam alanlarından biri.

Hiç ummadığınız güzelliklerin çıkabileceği semtte, Cihangir ve Firuzağa camileriyle Çukurcuma sadece bazıları. Hem bu kadar merkezi hem de bu kadar mahalle özellerinin korumuş başka bir yer daha var mıdır bilinmez ama bilinen Cihangir’in aynı zamanda bir kediler cumhuriyeti olduğudur.

Semtin simge olarak kendine kediyi seçmesi ise bunun en doğal sonucu. Rum mimarisinin en karakteristik örneklerini bulabileceğiniz semt tam bir marka.

İstanbul’a yerleşen yabancıların yoğunlukta olduğu Cihangir’de gezerken sokakta Fransızca oyun oynayan çocuklara rastlamak şaşırtmasın sizi. Cihangir’in en işlek caddelerinden olan Sıraselviler Caddesi, Taksim Meydanı’nı Tophane’ye bağlıyor.

Firuz Ağa Camii’nden batıya doğru biraz yürüdüğünüzde Çukurcuma’ya ulaşırsınız. Adının Fatih Sultan Mehmed’in fetihten sonra ilk Cuma namazını burada kılmasından aldığı sanılıyor.

İstanbul’un en iyi antikacıların bulunduğu yer olarak biliniyor. Nerede başlayıp nerede bittiği pek çok kişi için hala bir muamma olan Çukurcuma’da göreceğiniz Ağa Hamamı, Fenerbahçe Deniz Feneri’ne gelir sağlamak amacıyla 1562 senesinde yaptırılmış. Günümüzde turistlere hizmet veriyor.

Burayı keşfetmenin en güzel şekli dar sokaklarında kaybolmak. Bazıları için zamanın durduğu Çukurcuma’daki küçük yerel dükkânları gezerken yürüme mesafesindeki İstiklal Caddesi’nin modern keşmekeşinden farklı bir ortamın tadını çıkarın.

taksim gezilecek yerler tramvay

Muhteşem Haliç Manzarasıyla: Şişhane, Tepebaşı ve Pera Müzesi

Şişhane son zamanların Beyoğlu’nun en gözde yerlerinden. Eski binaların restore edildiği, konutların yerlerini ofis ya da turistik işletmelere bıraktığı Şişhane ve Tepebaşı, 19. Yüzyıl sonlarına kadar mezarlıklarla doluymuş, bugünse muhteşem Haliç manzarasıyla mutlu ediyor misafirlerini.

1870’lerden itibaren imara açılan Tepebaşı daha çok yabancıların ve Levantenlerin tercih ettiği bir yerleşim olmuş. Yeniden moda olan semt, İstanbul’un en iyi sergi mekânlarından birini, Pera Müzesi’ni barındırıyor.

Birçok ünlünün yanı sıra Atatürk’ü de ağırlama onuruna erişen Pera Palas Oteli ise sadece birkaç adım uzaklıkta. Meşrutiyet Caddesi’ne sıralanmış muhteşem 19. Yüzyıl binalarının günümüzde görevi ise bazı konsolosluklara ev sahipliği yapmak.

Meşrutiyet Caddesi’ndeki görkemli bir bina olan Pera Müzesi, Tepebaşı’nın tarihi atmosferini çok iyi yansıtıyor. Koleksiyonunda Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi” isimli eserinin de yer aldığı Pera Müzesi şehrin kültür ve sanat hizmeti veren önemli müzelerinden.

Pera, bir zamanlar yabancı diplomatların ve Levanten olarak bilinen Avrupa kökenli tüccarların yaşadığı, İstiklal Caddesi’nin çevresindeki bölgeye verilen isimdi. 19. Yüzyılda burada bulunan evler, dayanıklı olsun diye taş malzemeden inşa edilmiş. Böylece gündelik hayatın bir parçası haline gelen son derece tehlikeli yangınların da önüne geçilebilmiş.

İlk katlardaki özel koleksiyonun yanı sıra, diğer üç katında da hem yerli hem de uluslar arası sergiler için mekân sağlıyor. Bir küçük öneri: Müzeyi gezmeye en üst kattan başlayın. Bu arada yukarı çıkarken kullandığınız asansöre dikkat edin. Kapılarını genellikle o an sergilenen eserlerin detaylarının yer aldığı fotoğraflar süslüyor.

İstiklal Caddesi’nde Ne Yapılır?

beyoğlu gezilecek yerler istiklal caddesi

İstiklal Caddesi boyunca değişen sergileriyle ziyaret edebileceğiniz birçok sanat galerisi var. Nerede ne olduğunu takip edebilmek için etkinlikleri takip edebilirsiniz. Alışveriş pasajlarıyla ünlü İstiklal Caddesi; Atlas Pasajı, hediyelik eşyaları alabileceğiniz ünlü olan Avrupa Pasajı ve İtalyan barok mimarisinin izlerini taşıyan Aznavur Pasajı’nı gezin.

Akşam saatlerine Asmalımescit’te yürüyüp tarihi oldukça eskiye dayanan mekânlardan birinde yemek yiyebilir, tarihi balık pazarını gezip, Çiçek Pasajı’nda balık yiyebilirsiniz.

İstanbul’un tarihi sinemalarından biri olarak kabul edilen Atlas Sineması’nda film izlemek nostaljik bir hava katacaktır. İkinci el kitaplara meraklıysanız Aslıhan Pasajı’ndaki sahafları gezin, eski fotoğraf, dergi ve afişlere bakabilirsiniz.

Eğlence hayatını seviyorsanız canlı müzik yapan mekânlara uğrayabilirsiniz. Tüm bu aktivitelerden öte İstiklal Caddesi’nde yürüyebilirsiniz.

İstiklal Caddesi’nde Gezilecek Yerler

beyoğlu istiklal caddesi

“Ben İstanbul’u Gezdim” diyebilmenin en önemli, belki de ilk koşulu İstiklal Caddesi’nde yürümektedir. Cadde’nin havasını koklamak, üstünüze gelen kalabalığı yararak ilerlemişseniz İstanbul’a gelmişsiniz demektir!

beyoğlu çiçek pasajı
Çiçek Pasajı

Galatasaray Lisesi’ni geçip 19. Yüzyıla ait binaların ev sahipliği yaptığı konsolosluklara geldiniz. Bir zamanlar “Grande Rue de Pera” denilen tarihi Pera’da yürüyorsunuz.

İşiniz zor, çünkü elinizin çarptığı her binada, her duvarda tarih var. Aralarında St. Antuan’ın da olduğu birçok kilise ve güzel yapı başınızı döndürecek. Yolun sonundaki Tünel Meydanı’na kadar caddenin size anlatmak istediği o kadar çok şey var ki…

Sant Antuan Kilisesi taksim
Sant Antuan Kilisesi

Fransız Sokağı

Galatasaray Lisesi’nin arkasındaki Fransız Sokağı 2004 yılına kadar Cezayir Sokağı olarak biliniyordu. Sokak süslendi ve fuşya rengine boyandı. Adını da kulağa hoş gelsin diye “Fransız” yaptılar. Cezayir’in makûs talihi burada da devam etti! Zaman geçtikçe buradaki “Yüzeysel Fransızlık” yerini Türk ve dünya mutfağı karışımına bıraktı.

Galatasaray Meydanı

Yeni Çarşı Caddesi’nin İstiklal Caddesi’ni kestiği yerdeki bu küçük meydanda Cumhuriyet’in 50. Yılı anısına Şadi Çalık tarafından yapılan heykeli görebilirsiniz. Köşede, Yapı Kredi Kitabevi’nin hemen üstünde yer alan Yapı Kredi Nedim Tör Müzesi ve Kazım Taşkent Sanat Galerisi tarihten sanata çok geniş bir yelpazede düzenlenen sergilere ev sahipliği yapıyor. Giriş ücretsiz.

Nevizade Sokak

Çiçek pasajı hala rağbet görüyorsa da yiyip içip eğlenmek isteyenler daha çok Balık Pazarı’nın arkasındaki Nevizade’yi tercih ediyorlar. Beyoğlu gezinizin en eğlenceli gecelerinden birini burada yaşacağınız garanti. Grup halinde gelip atmosferin sizi sarmasına izin verin.

Mısır Apartmanı’nın Yüzyıllık Öyküsü

Mısır Apartmanı, Hovsep Aznavuryan tarafından 1905 yılında Mısır Hidivi Abbas Halim Paşa için kışlık ev olarak yapılmış. Bina 1940’larda Abbas Halim Paşa ölünce varisleri tarafından dönemin şeker krallarından Hayri İpar’a satılmış. Mısır Apartmanı İpar Ailesi’nin oturduğu yıllar boyunca bir dizi değişikliğe sahne olmuş. Binaya yedinci, sekizinci katlar eklenmiş, teraslar kapatılmış ve ofis olarak kullanılmış.

Odakule

Dıştan bakıldığında hiç de çekici olmayan Odakule, giriş katındaki sanat galerisinde yapılan sergilerle ilgi çekiyor. Bitişiğindeki Perukar Çıkmazı’nda Surp Yerrortutyun Ermeni Katolik Kilisesi var. Odakule’nin yanındaki pasajdan Tepebaşı’na geçince sol kolda Pera Müzesi beliriyor.

pera müzesi beyoğlu
Pera Müzesi

En Eski Metro Tünel ve Çevresi

İstanbul’da son zamanlarda moda olan “tarihi keşfetme” akımı sayesinde Tünel ve çevresi yeniden hatırlandı. Hatırlanmakla kalmadı, bir sürü bina restore edilip yeni işlevleriyle hayatımıza katıldı. İstanbul’un kaliteli restoranlarının bulunduğu semte Avrupa’nın en eski ikinci, Türkiye’ninse ilk metrosu olan “Tünel”le de ulaşmak mümkün.

İstiklal Caddesi’nin önce Taksim Meydanı tarafındaki kısmı popüler oldu ama daha sonraları talep değişti ve hemen her gün açılan yeni restoran ve mekânlar sayesinde insanlar caddenin güney tarafını da keşfetti, ilgi ve coşku bu yöne kaydı.

Tünel’e ulaşmak için cadde boyunca yürümeniz ya da İstiklal Caddesi’nden tramvaya binmeniz gerekiyor. En zevklisi Karaköy tramvay durağının yanından fünikülere binip bu eski metronun tek durağı olan Tünel Meydanı’nda inmek.

2008 yılında modernize edilen Tünel, 1871-1874 yılları arasında Fransız Eugene Henri Gavand tarafından yapılmış ve 1875’te işletilmeye başlanmış. Londra ve New York’tan sonra dünyadaki üçüncü en eski metro sistemi olan Tünel’in tarihi ile ilgili detaylı bilgi Karaköy durağında asılı olan gazetede mevcut.

İstiklal Caddesi’nin sonundaki tramvay hattının devamında, uzun bir baca göreceksiniz. 1874’ten 1970 tarihine kadar füniküler buhar gücü üreten jeneratörler kullanılarak işletilmiş, bu baca da o dönemin kanıtı.

Galata Mevlihanesi

Galata Mevlihanesi beyoğlu
Galata Mevlihanesi

Galipdede Caddesi’nde, İstanbul’da sema gösterilerini izleyebileceğiniz derviş tekkelerinden birine ulaşırsınız. Tarihi 1492’ye uzanan tekke, günümüzde 18. Yüzyıla ait bir külliyede yer alıyor. Bugün kedilerle dolu olan külliye avlusunda, aralarında 19. Yüzyıl sufi şairlerden Galip Dede’ninkine de rastlayacağınız birçok güzel Osmanlı mezar taşı bulunuyor.

Sema gösterileri ahşap zeminli sekizgen semahanede yapılıyor. Seyirciler, gösteriyi ya yukarıdaki bölmeden ya da salonun etrafını çeviren sıralardan izliyor. Alışılmışın dışında, canlı renklerde giyinmiş kadın semazenler, beyaz giyinmiş erkeklerle yan yana dönüyorlar.

Etraftaki camekânlarda, içlerinde eski birçok el yazmasının ve müzik aletinin de olduğu Divan Edebiyat Müzesi’nin koleksiyonu sergileniyor.

Galata Kulesi ve Çevresi

galata kulesi istanbul
Galata Kulesi

Öyle bir kurulmuş ki yerine, ben İstanbul’un hâkimiyim dercesine. İstanbul manzaralarının en güzelini ona borçlu olduğumuzun da farkında, tüm İstanbul.

Yedi tepeli şehrin yedi tepesini de görebileceğiniz, 360 derecelik İstanbul manzarasının keyfini sürebileceğiniz 69,9 metre yüksekliğindeki kule günümüzde bir restorana ev sahipliği yapıyor. Galata Kulesi’ne ulaşmak için Karaköy Tünel’den fünikülere binip son durakta indikten sonra önce sağa, sonra tekrar sağa saparak kuleye gelebilirsiniz.

İstanbul’la ilgili tüm bilgileri sitemizde İstanbul gezilecek yerler ve İstanbul’da nerede kalınır? gibi başlıklı yazılarımızda okuyabilirsiniz.